"Bugün de mezarının başı ucundayım."
İlk cümlesi ile başlayan bu kitap bir yas kitabı. Yüz yirmi yedi sayfa gibi kısa bir sayfa sayısı olmasına rağmen on bir günde okuyabilmemi de içindeki güçlü yas duygusuna bağlıyorum çünkü Cengiz Dağcı, sevgili eşinin ölümüyle yaşadığı zor duyguları, sessizlik ve yalnızlığı, her şeye rağmen yaşamın devam edişinin hüznünü günler altında yazarken aslında bir o kadar da dile dökülemeyen, ifadesi olmayan duyguları da hissediyorsunuz.