Yazar imanın tanımını yaparken sahabe hayatlarından örneklerle pekiştiriyor. Gaflet uykusundan kalbimizi imanın nuruyla uyandırabileceğimizi bunu da insanın ikinci doğumu olarak nitelemiş. Okuyucuyu boşlukta bırakmıyor; aynı zamanda ona yol da gösteriyor, umut veriyor.
Kalbimizi bir uyandırabilsek işte o zaman dünyanın bir çocuğun oynadığı oyuncaktan farklı olmadığını anlayıp her şeyin boş olduğunu idrak edebileceğiz. Yazarın da kitapta üstüne bastığı nokta bu; kalbimiz uyansa bile o imanı canlı tutabilmek için çok çalışmalıyız.