Bir çocuk için en büyük şans nedir diye sorsanız bana, bilinçli bir anne-babaya sahip olması ve çocukluğunu yaşayabildiği bir aile ortamında büyümesi derim. Okuduğum çocuk gelişimi kitaplarının en önemli vurgusu; çocukluğun, insanın bütün hayatını (hayatının her alanını) etkilediği. Ailenin çocuğa davranış şekli, çocuğa bakış açısı, yetişkinlikte o’na nasıl davranılacağını da büyük ölçüde belirliyor. Çünkü o çocuk, büyüdüğünde ailesi ona nasıl davranmışsa, o tarzda davranan insanları alıyor hayatına. Normali bu çünkü. Kötü bile olsa, olması gerekenin o olduğunu içselleştirmiş. Belki; o çocuğun, anne-babası da öyle gördüğü için ebeveynlerinden, bir miras gibi çocuğuna bu kötü tavrı aktarmış olabilir ama bu döngüyü kırmak mümkün. İnsan yeter ki istesin. Bu kitaptaki gerçek hikayeler, tam olarak bunları görmenizi sağlıyor. İçindeki yaralı çocuğun elinden tutup kendini iyileştiren, döngüyü bedeller ödeyerek kıran on iki yetişkinin, on iki ayrı hikayesini okuyacaksınız bir solukta. Kesinlikle okumanızı tavsiye ederim. Kendinize çocuk gelişimi ile ilgili bir çok şey katacağınıza eminim.
Kitaptan bir alıntı;
“… unutma en elzem biliş kendini biliş ve en tatlı geliş kendine hoş geliştir. “
Hoş geldin kendim, sefalar getirdin…
Syf:172
Keyifli okumalar