Merhaba. Oğuz Atay’ın “Tutunamayanlar” kitabına doğru yaptığım yolculuk devam ediyor. Niteliksiz Adam’la Tutunamayanlar’ın ne alakası var diyenler olabilir. Şöyle ki; bilindiği gibi Oğuz Atay, Tutunamayanlar isimli eserini yazarken bazı yazarlardan ve eserlerden etkilenmiş veya esinlenmiştir. İşte, Robert Musil’in Niteliksiz Adam’ı da bu eserlerden biri… Ben de önce Tutunamayanlar’ın altyapısını oluşturmak istedim. Bu yolculukta İvan Gonçarov’dan Oblomov’u, Yusuf Atılgan’dan Aylak Adam’ı okudum. Şimdi sıra Niteliksiz Adam’da…
Dört kitaptan oluşan Niteliksiz Adam serisi, 2120 sayfadan oluşuyor. Sindirerek ve tam manasıyla anlayarak okunması gereken bir seri olduğunu düşündüğüm Niteliksiz Adam’ın birinci cildini okumam biraz fazla sürdü, kabul ediyorum. Aslında çok yoğundum, hesapta olmayan ekstra işler çıkıp durdu; ama yine de daha kısa sürede okuyabilmeliydim diye düşünüyorum.
Robert Musil, kitabın arka kapağında da belirtildiği gibi, “önemli bir şeyler yapma” teşebbüsüne rağmen, “hiçbir şey yapamamanın” romanı olan Niteliksiz Adam’da, yine arka kapak yazısında ifade edildiği gibi, aslında çok şey anlatırken, bir yandan da hiçbir şey anlatmıyor. Gerçekten birinci cildi okurken hissettiğim en yoğun duygu bu oldu. Hem çok mühim bir şey okuyormuşum gibi hissettim hem de boşa vakit geçiriyormuşum gibi… Hem psikolojik ve sosyolojik tahliller, karakter analizleri var hem de öteberi şeyler… Hem sevdim hem sevmedim bile diyebilirim.
Serinin ikinci kitabına başlayacağım şimdi. Umarım bunu o kadar uzatmadan bitirebilirim. Siz de bu tür eserlere ilgi duyuyorsanız, okumanızı tavsiye ederim; fakat müsait olduğunuz ve kafanızın meşgul olmadığı bir dönemde okumanızı öneririm.
Kitapla kalın!
