Ben kitap mı okudum, film mi izledim? Kitabı neresinden tutsam orada kaldım, ruhumu verdim, gözyaşımı döktüm. Hiç aklımda olmayan, ismini duymadığım, kitaplığımda olmayan, okuma listemde bulunmayan bir kitaptı.

Smy ablam sayesinde fark edebildim bu kitabı. Bana dediği tek şey kitabı sepetime ekleyip akşamına almama sebep oldu: Colleen tarzına yakın. Ben ki Colleen Hoover kalemine aşık bir kadın, onun adını duyar duymaz aldım ve hemen okumaya başladım. Ben böyle bir aşk, böyle bir canilik, böyle bir aksiyon ve betimleme görmedim. Bir ara "Jason Statham filmi mi izliyorum?" dedim. Ki başrol karakterimiz Damian'ı kafam da Jason olarak betimlemiş olabilirim Skye okuduğum en güçlü karakterlerden birisiydi. Yaptığı bazı şeyler Stockholm Sendromu ile bağdaştırılabilir fakat spoiler olabilecek bir durumdan dolayı söylemekten kaçındığım gidişat yüzünden asla öyle değil. Ben olsam bende öyle yapardım. Damian. Ah Damian. İntikam için yaşadın, yaşattın. Yeri geldi karşında kendini gördün, yeri geldi karşındakini bile görmedin. Ne söylesem az kalır sana. Sırf senin için tekrar tekrar okurum bu kitabı. Okuduğum en sağlam karakterdin. Dipten tepeye en uzun serüven. "Almayı bilmiyorsan vermeyeceksin."