Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Adamların ortasında, bu karanlık mücevher yuvasının en kara, en büyük taşı Kanca James veya kendi ifadesiyle Jas. Kanca, arkasına yaslanmış oturuyor. Söylentiye göre Kanca, Gemi Aşçısı'nın dünyada korktuğu tek adammış. Adamlarının çektiği iki tekerlekli eğreti arabanın içine güzelce yerleşmiş; sağ elinin olması gereken yerde demir bir kanca var, ara sıra onunla adamlarını dürtüyor hızlansınlar diye. Bu korkunç adam onlara köpek muamelesi ettikçe, köpeğe bağırır gibi bağırdıkça, onlar da köpek gibi itaat ediyor. Kendisi, karanlık çehresiyle iskelet gibi bir adamdır; uzaktan kara mumlara benzeyen saç lüleleri, o yakışıklı çehresine istisnai bir tehditkâr ifade verir. Kancasını savurmadığı zamanlarda, unutmabeni çiçeği mavisi gözlerinde derin bir melankoli saklıdır ama kancasını kullanırken iki kızıl lekenin belirdiği gözleri alev alev parlar. Davranışlarına gelince, içinde bir yerlerde hâlâ yaşayan o büyük beyefendiyi görebilirsiniz, öyle ki pençesiyle sizi parçalarken bile bir havası vardır; ayrıca bana söylenene göre saygın bir hikâye anlatıcısıymış. En kibar olduğu anlar, en uğursuz olduğu anlardır ki bu nitelik muhtemelen aldığı terbiyenin anlaşılmasındaki en esaslı sınavdır; küfür ederken bile ayırt edilen diksiyon zarafeti ile hal ve tavırlarının seçkinliği, tayfalarından farklı bir sınıftan olduğunun işaretidir. Alt edilemez bir cesarete sahip olan bu adamın korktuğu tek şeyin kendi kanını görmek olduğu söylenir, oldukça koyu ve sıra dışı bir rengi vardır bu kanın. Korsanlık kariyerinin ilk zamanlarında talihsiz Stuart'larla tuhaf bir benzerlik taşıdığı söylendiğinden, giyimi konusunda bir nevi II. Charles'a atfedilen giyim tarzını benimsemiştir. Ağzında da kendi icadı olan, aynı anda iki puro içmeye yarayan bir ağızlık vardır hep. Fakat en gaddar, en korkunç yeri şüphesiz o demir pençesidir.
Sayfa 56 - HookKitabı okudu
·
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.