Furuğ Ferruhzad şairlerin en bahtsız kadınıdır. Tabi yaşamıyla değil kısacık hayatıyla. Şiirlerini seviyorum belkide feminist düşüncesinden dolayıdır belki de dilinden kaleme dökülen her sözcüğü bir dik duruşun güzelliğini anlattığı içindir bilmiyorum. Furuğ gerçeğin acımasız hüznünü güzel dile getiriyor. Toprağı, suyu, ağaçları ve güvercinleri o kadar güzel dile getirir ki sanki hayatın bir çocuk gibi şen kalacağını hissiyatını verir. Belki de hayatın çocuk yönünü sevdiğimdendir bana güzel geliyordur şiirleri. Kendisine ne toprak doydu ne su doydu ne ağaçlar hepsini öyle bırakıp gitti vedalaşmadan.
“Benden öpücük şarabını istiyor
ümitle dolmuş bu kalbe ben ne diyeyim
o alacağı zevke bakıyor ama bilmiyor
ben ebedî zevklerin peşindeyim.” (sayfa 41) ebedi zevklerin peşinden gitti tanrıça kadın: