Berna Moran'ın da nitelediği gibi bir huzursuzluğun romanıdır bu roman. Romanda bulunan hiçbir karakter huzura ermiş kişiler değildir. Hepsi bir çıkmaz içerisinde, bunalım ve sıkıntı halindedir. Kitap dört bölümden (İhsan, Nuran,Suat,Mümtaz) oluşmaktadır. Bölümlere verilen karakter isimleri o karakteri anlattığı için değildir. Mümtaz'ın hayatında etki eden karakterler olduğu içindir. Birinci bölüm baş karakter olan Mümtaz'ın amcasının oğlu İhsan Bey'in hastalığı üzerine başlar. Ona hasta bakıcı bulmak için evden çıkar. Dükkan kirası almak için uğraşır vs. Romanın bu ilk bölümünde büyük bir sıkıntı havası vardır. Hem İhsan hastadır ve iyileşip iyileşmeyeceği meçhuldür. Hem Nuran ile Mümtaz ayrılmıştır. Hem de bir harp olacağı beklentisinin gergin havası söz konusudur. Bundan dolayı sıkıntı duygusunu hissettiren bir bölümdür. Bu bölümde geri dönüş tekniği ile Mümtaz'ın ailesi, çocukluğu ve İhsan'ın yanına nasıl geldiği hakkında bilgiler ediniyoruz. Bölüm ise İclal ve Muazzez adlı kişilerin Mümtaz'a bir havadis(spoiler vermemek için ne olduğunu bildirmiyorum.) Vermesi ile son buluyor. İkinci bölümde yine bir geriye dönüş tekniği ile karşılaşıyoruz ki bu da Mümtaz ve Nuran'ın karşılaşmaları ve bir ilişki yaşamaları üzerine oluşan olaylardan meydana geliyor. Bu bölümde aşk unsuru ön planda olduğu için sevinç havası hakim diyebiliriz. Üçüncü bölümde ise hem Mümtaz'ın akrabası hem de Nuran'ın üniversiteden arkadaşı olan Suat'ın hayatlarına girmesi ve bir şeyleri altüst etmesi üzerine oluşan olayları görmekteyiz. Son bölümde tekrar şimdiki zamana dönülür. Bu bölüm Mümtaz'ın, İclal ve Muazzez'den haberi aldıktan sonra eve döndüğü sahne ile başlar. Yani ilk bölüm ve son bölüm arasında sadece 1 günde geçen olanlar anlatılır. İkinci ve üçüncü bölüm bu bir gün içerisinde geriye dönüş tekniği ile yazılmış olaylardan oluşmaktadır. Kitabın sonunda Mümtaz'ın ruh bunalımı geçirmesi, daha sonra harbin başladığını bildiren haberin alınması önemli sayılacak olaylardan bazılarıdır. Roman'a baktığımız zaman Tanpınar ve Mümtaz arasında bir bağlantı görebiliriz. Tanpınar'ın poetikasını oluşturan "Antalyalı Genç Kıza Mektup"adlı yazısında bahsettiği anıları bu romanda da verilmiştir. Berna Moran'a göre Mümtaz'ın yaşadıkları yazar ile eşdeğer olduğu için otobiyografik bir romandır. Ancak bu otobiyografik romandır demek ne kadar doğrudur tartışılır. Romanın anlatım tekniği, yapısı, içeriği hakkında söylenecek çok şey var. Ancak bu kadarının anlatılmasının yeterli olduğunu düşünüyorum. Betimlemeler den,şairane bir üsluptan dolayı okunması, anlaşılması bana göre güç bir roman. Ancak Türk edebiyatı romanları içerisinde mutlaka okunması gereken bir roman. Okunmasını tavsiye ettiğim hatta kesinlikle okunması gereken bir roman.

HuzurAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 201916,4bin okunma

·

177 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Rabia Bıyıklıoğlu