Ben ayakları yere basan bir dünyanın vatandaşıydım;egzoz kirine, dolup taşan çöp tenekelerine, yağlı kaşıklardan tüten dumana karşın bu havayı solumaktan hoşnuttum. Light gibi atmosferin üst tabakalarında yaşamak demek, sürekli olarak oksijen maskesi takmak demekti; bu beni hiç ilgilendirmiyordu. Oksijen maskesi insanı böceğe benzetir.