Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

518 syf.
·
Puan vermedi
Kuzeybatıda yiten Türkler: Peçenekler.
Peçenekler -eserin adından da anlaşılacağı üzere- Türkistan'dan Tuna'ya kadar geniş bir sahaya yayılmış, yarı göçebe bir Oğuz-Kıpçak Türk halkıydı. Nasıl hem Oğuz hem Kıpçak derseniz bu sorunun cevabı da eserde. 24 Oğuz boyundan biri olarak saydığımız Peçenekler Avrupa'yı sallayan Peçeneklerin Oğuzlar içerisinde eriyen bir tabakası. Bir kasırga gibi bir anda patlayıp sönen bu halka Macarlar "Besenyő" derken, diğer kavimler az çok farkla "Peçenek" demiş. Etimolojisi sorunlu ve hala tam aydınlatabilmiş değil. Acaba Peçenek, Türklerin bugün de kullandığı Farsi bir kelime olan "Bacanak"tan mı türedi, yani Peçenek adı kayınla ilgili bir klana veya kabileye atıfta mı bulunuyor yoksa eski bir Türk adı olan "Beçe"nin -nek eki ile oluşturulmuş iki kelimesinden ibaret "Beçenek" Beçe'ye tabi olanlar "Beçe'nin ailesi" anlamında mı? Peşeng adı ile bağlantılı mı? Bilmiyoruz. İleri sürülen cevaplar yalnızca teori. Kaşgarlı Mahmud'un 11. yüzyıldan kalma Dîvânu Lugâti't-Türk adlı eserinde Peçenekler, "Oğuzların bir kolu" ve "Diyar-ı Rum çevresinde yaşayan bir Türk kavmi" olarak tanıtılıyor. 14. yüzyıla gelindiğinde devlet adamı ve İlhanlılar yönetimindeki, Yahudi kökenli Farisi doktor, yazar, tarihçi ve İlhanlıların bir veziri olan Reşîdüddîn Fazlullah-ı Hemedânî Câmiu't-Tevârîh ("جامع التواريخ - Chronicles Comppendium of Chronicles") adlı eserinde etnonim anlamı ile 24 eski Oğuz boyundan biri olarak Peçenek adından "şevklenmiş, cuşa gelmiş kimse" olarak bahsediyor. 17. yüzyılda ise Hive Hanlığı Hanı ve tarihçi Ebu el-Gazi Bahadur, Şecere-i Terakime "شجرهٔ تراکمه" ("Türkmenlerin Soykütüğü")" adlı kitabında Peçeneklerden 24 eski Oğuz boyu arasında bir boy olarak Beçene adıyla bahseder "berecen-becerikli-yapan-eden" anlamındadır der. Görülüyor ki ismin anlamı konusunda flu ve muhtelif görüşler olmakla beraber netlik yok. Şimdiye kadar devletsiz bildiğimiz bu Türk kavmi eserde hem Ukrayna hem de Macaristan havalisinde Kağanlık üzere teşkilatlanmış olduğu gün yüzüne çıkartılıyor. Gerçekten eseri okumadan evvel bende de Peçeneklerin kuvvetli fakat devlet kuramamış bir Türk boyu olduğu kanaati vardı. Türkiye'de yer adı olarak Peçenek ismine Ankara, Aksaray ve Şırak'ın İdil ilçesinde bir köyde rastlıyoruz. Ankara ve Aksaray eski Peçenek yerleşim bölgeleri olduğu için şaşırtmıyor fakat Şırnak'taki isim sonradan verilmiş. Bugün Süryanilerin bölgeden uzaklaştırılmasıyla beraber Dargeçit'in güneydoğusu, Midyat'ın doğusuna yerleşen ve bölgeyi Kürtleştiren aşiretlerden biri olan Omerka aşiretinin yurt tuttuğu Şırak'ın İdil ilçesindeki Peçenek'in önceki adı "Mîrkefşin" imiş. "Mir" Farsçada "Bey" demek olduğuna göre Kürt beyliklerinden biri olan Botan Emirliği ile bağlantılı bir ad olabilir. Eserde bunlardan çok daha fazlasıyla bahsolunuyor. Batı Sibirya'dan çıkıp geldikleri İdil ve Ural Nehri arasındaki bölgeyi merkezileştirip oradan Kuzey Kafkasya, Karadeniz, Doğu Avrupa ve Balkanlar'a akınlar düzenleyen bir kavim için isminin sadece Anadolu ile sınırlı kalması elbette düşünülemez. Bugün Azerbaycan, Türkiye, Bulgaristan, Rusya, Belarus, Ukrayna, Macaristan, Slovakya, Avusturya, Sırbistan ve Çekya'da Peçenek isimlerine rastlanıyor. Nitekim Rusya geliştirdiği bir silaha "PKP Pecheneg" adını verdi. Rusya'da Jiguli Dağlar (Samara Bölgesi) daha önce Peçenek Dağları olarak bilinirdi. Rusların geliştirdikleri bir silaha "Peçenek" adını verişi onlara olumlu yaklaşımından değil, nitekim şuuraltılarındaki olumsuz imgeyi Vladimir Putin 2 yıl kadar dünyanın Çin virüsünden kırıldığı günlerde Rus halkının moralini yükseltmek için verdiği demeçte, Rusya'nın COVID-19'a karşı mücadelesine bir benzetme bulmak adına bin yıldan daha uzun bir süre önce savaştıkları Peçenek ve Kuman Savaşçıları misal getirerek "Onları yendik COVİD'i de yeneceğiz" diyerek komik bir savunma geliştirmişti. Eserde en çok hoşuma giden şey bize pek de tanımadığımız bu Türk kabilesini farklı yönlerden ele alıp tanıtması. Mesela kuzeydeki Peçeneklerin arasında İslam'ın yayıldığı fakat bunların dahi Hristiyan edilebildiği bildiğim bir şey değildi. Bana hem yakın hem çok uzak gelen pek çok Peçenek ismini de öğrenmiş oldum. Korkutay, Küre (Kurya), Turak, Keğen, Temir, Bonyak, Aba, Balçar, Batur, Buçkulu, Eke, Tamin, İlbeğ, Karaca, Teber, Kaydum, Koszta, Jazi, Bota, Sülçe (Sulçu), Selte, Karama ve Kataleym (Katalim), Tatuş, Biçina, Saça vesaire. Yazarı bilinmeyen "Tarihi Çevir" marşında çocukluğumdan beri heyecanlanırım Tarihi çevir nal sesi, kısrak sesi bunlar Delmiş Roma'nın kalbini mızrak gibi Hunlar Göktürkler, Uygurlar, Oğuzlar, Peçenekler Türk'ün yüce tarihine binbir zafer ekler Peçenekler uzun soluklu tarihimize zafer sayfaları ekleyen nice Türk kavminden sadece biri ve ne yazık onları Viking:Valhalla dizisinde vesaire görüyoruz bizim beyaz perdemizde, edebiyatımızda, şiirimizde kendilerine çok az yer bulabilmişler. Ben bir tarihçi değilim ama tarihimi seviyorum. Bu sebeple okudum zaten bu eseri ve beni gerçekten tatmin etti. Hocamızın rahmetli Akdes Nimet Kurat'tan fazlaca yararlanmış olması da Akdes Hocanın büyük tarihçiliği konusunda bana bir kez daha fikir verdi. Türk tarihinin eskilerde kalmış parlak bir sayfası olan Peçenekleri merak ediyorsanız mutlaka okuyunuz.
Türkistan'dan Tuna'ya Peçenekler
Türkistan'dan Tuna'ya PeçeneklerMuallâ Uydu Yücel · Doğu Kütüphanesi Yayınları · 20209 okunma
·
132 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.