Kayıt cihazı kullanmama izin vermezdi. Sanırım, aynı zamanda oranda hem sevdiği hem de rahatsız olduğu Bernard hakkında kaba şeyler söylerken rahat olmak istiyordu. Bernard ona gideceğimi bildiği zamanlar beni arar, "Sevgili oğlum, ruh hali nasıl?" diye sorardı. Bununla, Hume'un ondan sözedip etmediğini, ya da ne şekilde söz ettiğini öğrenmek isterdi. Bana gelince, June'un sık sık düşüncesizce sarf ettiği sözlerle dolu olacak kasetlerle uğraşmak zorunda olmamaktan memnundum. Örneğin, anıları yazma fikri ortaya çıkmadan çok önce, bir kez aniden sesini alçaltarak, " Bernard'ın penisinin küçük olduğunu" söylemişti. Bunu, onun tüm kusurlarının anahtarı olarak görüyordu. Bu sözü gerçek anlamında alıp yorumlamaya yönelmedim. O gün Bernard'a kızgındı, ayrıca, gördüğü tek penisin onunki olduğundan da emindim.