Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Geri Gelen Mektup
Ruhun mu ateş yoksa gözlerin mi alevden Bilmem,bu yanardağ ne biçim korla tutuştu Pervane olan kendini gizler mi alevden Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu Gün sende ışık alsada bir renge bürünse Ay secde edip çehrene yerlerde sürünse Her şey silinip kaybolurken nazarından Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse Ey senki kül ettin beni onmaz yakışınla Ey senki gönüller tutuşur her bakışınla Hançer gibi keskin çiçekler gibi ince Çehren bana uğrunda ölüm hazzı verince Gönlümdeki azgın devi rüzgarlarla attım Gözlerle günah işlemenin zevkini tattım Gözler ki birer parçasıdır senden ilahın Gözler ki senin en katı zulmün be silahın Vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin.sen öldürüyorken de vuruken de güzelsin Bir başka Füsun fışkırıyor sanki yüzünden Bir yüz ki yapılmış dişi kaplanla hüzünden Hasret sana ey yirmi yılın taze baharı Vaslınla da dinmez yine bağrımdaki ağrı Dinmez gönülün tapmanın aşkın sesidir bu Dinmez edebi özleyişin bestesidir bu Hasret çekerek uğruna ölmekte kolaydı Görmek seni ukbeden eğer mutlu olaydı Dünyayı boğup mahşere döndürse denizler Tek bendeki volkanları söndürse denizler Hala yaşıyor gelenek ruhum Kaabil İmkanı bulunsaydı bütün ömre mukabil Sırretmeye elden seni bir perde olurdum Toprak gibi her şeyi dediğin yerde olurdum Mehtaplı yüzün tanrıyı kıskandırıyordur En hisli şiirden de örülmez bu güzellik Yaklaşması güç senden uzaklaşması zordur Kalbin işidir gözde görülmez bu güzellik
Sayfa 234 - Ötüken yayıneviKitabı okudu
·
125 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.