Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

116 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
"Adı sanı duyulmamış yazarlar yahut şairler bazen büyük yazar ve şairlere taş çıkartır" kanaatindeydim ve öyle de kalacağım gibi görünüyor. Necati Tosuner öyle olaylar çıkarıyor ki karşımıza ve öyle güzel kullanıyor ki dilini, hayran bırakıyor okuru kendine. Gerçekten çok güzel bir dil işçiliği ve birbirinden güzel, muazzam öyküler var kitapta. Zannımca bu olayları yaşamış veya biz öyle sanalım mı istemiş bilmiyorum. Ama okuduğumda "keşke o kadın seni bırakmasa, neden bıraktı, neden sevdi bir başkasını, neden Kerim yok artık?, neden yalnızsın, yengene göz dikmedin değil mi, o yüzden kovmuyor de mi seni evden?, yoksa o da mı kanser senin gibi, ya yeğenin, nasıl diyeceksin ona babasının öldüğünü, anlatabilecek misin?" sorularını sordum ona. Onunla konuşuyormuşçasına. Kaçıyor benden. Hep eksik cümleler. Hayatı gibi. "Biliyor musun, önce Murat yoktu. Değil mi, kardeşin yoktu senin. Sonra Murat oluverdi. Hep böyle. Deden vardı değil mi? Deden yok oldu sonra. Hep böyle. Herkes böyle. İnsanlar önce yokken ortaya çıkarlar, sonra bir gün giderler. Köpekler de öyle, kediler de... Hani Hatice Hanım'ın bir sarı kedisi vardi, n'oldu?" "Ölmüş." "Ya, ölmüş. Hep böyle olur. Kediler de ölür, insanlar da... Herkes..." Tıkanıyorum. Ağlamıyor. Kolumu sarıyorum. "Şimdi söyle.." diyorum. "Sevim ne dedi sana?" "Babam ölmüş." Duruyorum. "Annem dedi ki Sevim yalan söylemiş, gelecekmiş." "Sevim doğru söylemiş." diyorum. "Annen korkmuştur sana söylemeye. Senin üzülmeni ister mi hiç? "İnsan ölünce bi daha gelmez mi?" "Gelmez. Biz de ölünce oraya gideriz." "Nereye?" "Bilmem. Kimse bilmez ki bunu... İnsanlar nerden geliyor? Yine dönüyorlar sonra oraya..." Duruyorum. "Evimize gidelim mi?" diyorum. Başlıyor ağlamaya. Bir Soru adlı öyküden...
Sisli
SisliNecati Tosuner · İş Bankası Kültür Yayınları · 201241 okunma
·
42 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.