Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

yalnizca ic dokuntusu
Şu sıralar her yerimde ölüm var. Nereye dönsem onu görüyorum. Düşündükçe daha da yakınlaşıyor sanki. Her gün bir intiharla bir ölümle karşılaşıyorum. Ya tanıdıklarımın sevdiklerinin ölüm haberini alıyorum ya kendi sevdiklerimin. Gitgide daha da buhran kaplıyor içimi. Okuduğum kitapların konusu bile karamsarlaştı artık ne yapacağımı bilmiyorum. Gülüşlerime gömüyorum bütün umutsuzluklarımı. Bugün bi ölüm haberi daha aldım mesela. En yakını öldüğü için hıçkırıklar içinde yere yıkıldı çok sevdiğim o insan. Daha bi daraldım daha bi sorguladım ölümü daha da bi istedim onu. Sonra her zamanki gibi okuyarak kaçmaya çalıştım bütün bu duygulardan ve karşıma sanki beni döndürmeye çalışıyormuş gibi şu söz çıktı; Ölüm daima gözünün önünde olsun, o zaman asla adi endişelere düşmezsin ve hiçbir şeyi fazla hırsla arzu etmezsin." - Epictetos ve sonra düşündüm ki tüm bu hisler bana beni iyileştirsin diye gönderilmişti. Benden çok uzun zaman önce yaşamış hiç görmediğim bu insanın sözü bana kendi avuntumu altın tepside sunmuştu. İşte edebiyatın gücünü görüyor musunuz? Beni (ve kim bilir kac yüz kişiyi daha) tekrar dünyaya bağlayan edebiyatin gücünü sakın hafife almayın!
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.