Çoğunluk olarak duygusal temaların ağır bastığı, yer yer üzen, yer yer ise meraklandıran bir eser oldu. M.S Adası'nda yaşayan Nazmi Bey'in hikayesini doktor Kemal Bey'e anlatması ile başlıyor hikaye. Gençliğinde yakışıklı, eğlence hayatına düşkün, muzip bir karakter olan ve defalarca başı derde giren Nazmi Bey kurmay yüzbaşı olduktan sonra tam Avrupa'ya gidecektin milliyetçi damarları ağır basıyor ve Sırp çetelere karşı faaliyet yürüten bir Türk teşkilatına dahil oluyor. Bu teşkilatta Sırplara girdiği çatışma esnasında ağır yaralanan Nazmi'nin hayatı büsbütün değişiyor. Askerlik mesleğinde kopan Nazmi Bey çok sevdiği Nazan'dan ayrılıp Şükran ile evlenerek babasından kalma çiftlikte yaşamak için M.S Adası'na gider. Burada hayata küskün yaşarken bir gün adaya eşinin yeğeni olan Jülide'nin gelmesiyle birlikte etrafına ördüğü duvarlar, hayata dair küskünlükleri tuzla buz oluyor. Jülide Nazmi Bey'in hayatında öyle mühim bir yer arz ediyor ki bu sırrın ortaya çıkmasını çok merak ederek okudum. Yine Çalıkuşu romanında olduğu gibi usta işi yazılmış, sıkılmadan okuduğum bir roman oldu. Bazı yerlerde eski Türkçe kelimelerin sayıca çoğulluğu takılmalara sebep olsa da yeni hem yeni kelimeler öğrenmiş oldum, hem de o kelimeler satırlardaki duygu yoğunluğunun daha güzel ifade edilmesine sebep oldu. Okumanızı tavsiye ederim.

Akşam GüneşiReşat Nuri Güntekin · İnkilâp Kitabevi · 20103,671 okunma

·

289 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.