Hercule Poirot’u her ne kadar sevsem de Agathanın Miss Marple romanlarını da çok seviyorum artık. Yaşlı ve zeki teyzemiz bu sefer en yakın dostlarından birinin ricasi üzerine olayın üzerine gidiyor… Sabah saat 7.00 de Dolly ve Arthur Bauntryler kütüphanelerinde bir ceset bulurlar. Yüzü tamamen fazlasıyla makyajla dolu, genç 17-18 lerinde saçları platin sarısı bir genç kadını hiç kimse tanımamaktadır. Hemen bölge polisine haber verilip soruşturma açıldıktan sonra cesetin yakın yerde bir otelde dans gösterinde iyi rol yapan Ruby Keene’e ait olduğu anlaşılır. Rubby aile ile dolaylı yoldan bağlantısı kendisini evlat edinmek isteyen zengin ve yalnız yaşayan Conway Jefferson’du. Ve kendisine Ellin bin sterlin değerinde bir mirasta bırakacaktı. Rubby’in kuzeni Josephine teşhisi ile kesinleşen cinayeti araştırma devam ederken, terk edilmiş bir taşocağının yakınında araç içinde yanmış bir genç kız cesedi daha bulunur. İki cinayetin birbiriyle bağlantısı var mıydı? Josephine’in kaybolan kuzeni için şok dışında beslediği öfkenin sebebi neydi? Dolly Bauntry, cinayet konularına meraklı bir kadındı ve yakın arkadaşı Jane Marple bu esrarengiz olayın aydınlatılmasına destek için yanına çağırmıştı. Miss Marple elinde ise ipucu olarak yenmiş tırnaktan öte başka bir şey yoktu! Benimde kafamda da bu cinayete mantıklı gelebilecek herhangi bir sonuç yoktu.. Finali bayağı ters köşe yapan keyifli bir okumaydı doğrusu.. Polisiye sevenlere duyurulur..

Cesetler MerdiveniAgatha Christie · Altın Kitaplar · 20202,304 okunma

·

116 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.