Ben her akşam dolaşırdım bu yeşil sahilde,
Aşinalar gibi karşımda gülümserdi sıılar;
Nazlı rüzgâr konuşur anladığım bir dilde,
Sevdiğim şarkıyı söylerdi hafiften korular.
Yaz kış, örterdi ağaçlar bu derin maviliği,
Uhrevi beldeler üstünde güneş parlardı;
Bir havari gibi her gün denizin inlediği
Kayalıklarda gezen ince kadınlar vardı.
Sisli enginleri ruhumla duyup dinlerken
Dolaşan kızları toplardı deniz şen sesine,
Ayrı bir yüz düşünürdüm bu güzelliklerden
El ederken sarışın şaireler beldesine
Gülmek isterdi uzaktan bana bir gölge, niye?
Tanımazdım onu, esmer mi veyahut sarı mı?
Belki bir gün gelerek toplar o mabude diye,
Dağıtırdım deli rüzgârda uzun saçlarımı,
Gezerek sessiz adımlarla nefessiz kumda
Geçirirdim bu hararetli yaz akşamlarını;
Bazı bir şüphe parıldardı sönük ruhumda
Her güzel yüzde arardım bir ilahi kadını.
Faruk Nazif Çamlıbel