Kökenimizdeki yaratığın bir dizi gelişigüzel mutasyon sonucunda evrimleştiği konusunda ısrar ederiz. Yaşamın amaçsız olduğu konusunda kör bir direnişe kapılır ve etrafımızı saran sayısız mucizeyi görmezden geliriz. Öldüğümüzde yok olup gideceğimizi düşünürüz. Ve ruh diye bir şeyin olmadığını kabul ederiz. Ve yaşamın hiçbir anlamı olmadığını dayatırız kendi kendimize.