Tam bir Hüseyin Rahmi Gürpınar klasiği; sürükleyici, toplumu ve ahlakı eleştiren, dönemi ve Türk insanlarını çok güzel bir şekilde resmeden bir tiyatro metni.
Kadınların toplumda ne kadar söz hakkı olmayışını, itaatkar bırakılmalarını, hayatlarının başkalarının keyfi kararlarına göre nasıl şekillenebildiğini ve buna itiraz edemediklerini (hatta onlara sorulmuyor bile) görüyoruz.
Ahlaksal kuralların insan hayatını ne derece etkileyebildiğini ve namus kavramını da inceleyebiliyoruz. İki karşı cinsin konuşması bile namussuzluk olarak adlandırılabiliyor.
Her zaman ki gibi çok sürükleyiciydi ve akıcıydı bir günde okudum ve okurken çok keyif aldım. O zamanki yaşayış şekillerini görmek çok değerliydi benim için, bunu yazar çok iyi yansıtabilmiş.