Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

224 syf.
·
Puan vermedi
DİPÇE : Woolf'un yapıtları arasında "en otobiyografik" ifadesiyle anılan ve Times dergisinin, "En İyi Yazılmış 100 İngilizce Roman" listesinde yer alan 'Deniz Feneri' , otobiyografik ögelerin sunduğu kolaylıkla, en rahat okunan kitaplarından biri olarak da ifade edilebilir. Otobiyografik vurgusu, yazarın hayatına göz atma durumunu kaçınılmaz kılar ve görüldüğü üzere İskoçya'nın Skye Adası' nda bir yazlıkta konuklarını ağırlayan Ramsay ailesi okura canlı karakterlerle göz kırpar. Mr.Ramsay, Mrs. Ramsay, kardeşler ve özellikle Ressam konuk Lily Briscoe, taşların oturduğu, zihinlerde eşleşen Woolf'un gerçek kişileridir. Gerisi okurun bu karakterler aracılığı ile Woolf'un çocukluğuna, beklentilerine, özlemlerine ve hayal kırıklıklarına dokunduğu bir yolculuğa dönüşür. Ramsay Ailesi kalabalık bir ailedir. Baba entelektüel yazar kimliğinin yanı sıra karamsar hüzünlü ve ilginç biçimde despot kişiliğiyle karşımıza çıkar. Anne ise romanın başkişisidir aslında. Viktoryen dönemin ideal kadın portresiyle biçimlendirilmiş, yetenekli ve sezgisel olmasına karşın budanmışlığına vurgu yapılan muazzam örülmüş bir karakterdir. İdealize edilmiş kadının ( eş, anne, ev sahibi...) hayat tarafından öğütülmesinin altı özenle çizilirken anneye karşıt kurgulanan ressam Lily'nin evlenmemiş bir kadın olmasına rağmen kişisel fikirleri, yetenek ve zevkleriyle yaşama kök salması tırnak içinde verilir. Viktoryen dönemin geriye itilmiş kadın kimliği sürekli erkeği onore eden erkekle anlam kazanan bu nedenle içten içe tükenen varlığı ile Woolf'ta kırılgan bir öfkeye dönüşür. 13 yaşında kaybettiği annesine ve ölüme duyulan bu hüzünlü öfke Deniz Feneri' nin ışığında daima belirir. Keza, babanın entelektüel duruşuna duyulan saygıya rağmen onun anlamsız karamsarlığına kadın ve çocuk dünyasına erişemeyen mesafeli duruşuna da aynı kırılgan hüzünlü öfkeyi görürüz. Roman küçük çocuk James'in Deniz Feneri'ne gitme arzusu ile başlar. Babası oturma odasının penceresinden bakarak, «Ama hava iyi olmayacak,»der. Bu cümle romana kara bulut gibi çöker ve Woolf bu bulutu 10 yıl boyunca dağıtamaz. İlk bölüm Pencere adlı bölümdür. Pencereden görünen ve bir türlü gidilemeyen deniz feneri sembolik anlamıyla karanlığa umut ve yol olmaya devam ederken ikinci bölüm "Zaman Geçiyor"da akıp giden hayat, biriken ve yiten duygular, güçlü bir dalga sesiyle okuru uyandırır. Zira aradan on yıl geçmiştir. Olayların sınırlı, iç gözlemlerin son derece güçlü işlendiği romanda an'ların önemi her bölümde vurgulanır. Çünkü anlar içlerinde çok yalın ve güçlü duyguları dondurur. Yine leitmotif sayılacak bir tümceyle "Çocuklar hiç unutmazlar!" ifadesi Woolf'un hüznünde büyüttüğü anların alt başlığıdır. Son bölümde bu duyguyu, kardeşlerin Deniz Feneri'ne yolculuğunda, sandala birey gibi oturtur. Söz konusu Woolf olunca eserin feminist okumaya açık olması muhakkaktır. Bu okuma kaçınılmazlığından ziyade metne yakışır şekilde yerleşmiş iki kadın arasında paslaşılan; anaçlık, sezgisellik, iyimserlik gibi ortak ve farklı duygu durumları üzerinden dönemin ve toplumun tablosu çizilmiştir. Deniz fenerinin her dönüşünde; zaman, yaşam ve ölüm, toplumsal cinsiyet ve ahlak kavramı ve bu düşüncelerin aile bağlarına yansıması, bireyselleşme ve toplumsallaşma kaygılarıyla hem dönemin hem döneminin ardı ışıklanır. Woolf anlatmak istediği hiçbir şeyi karanlıkta bırakmaz böylelikle. Kitabı
Elizabeth Harmon
Elizabeth Harmon
ile birlikte okuduk ve çözümledik. Tavsiye ederim. Esen kalın.
Deniz Feneri
Deniz FeneriVirginia Woolf · İş Bankası Kültür Yayınları · 20215,8bin okunma
··
1.354 görüntüleme
Elizabeth Harmon okurunun profil resmi
Güzel bir okumayı daha geride bıraktık😍
Gncokuyor okurunun profil resmi
🥰 kesinlikle zamanlama da çok iyiydi evrenin hediyesi yine🙏
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.