İki kısa hikaye fakat bu kelimelerin kapladığı alan için geçerli oysa derinliği bir kütüphaneye sığmayabilir. Kızıl elma alegorinin muhteşem bir örneği. Sevmenin yüceliği tasvir edilmiş ve işte bir kızıl elma!
Bir kız babasının ayrılığı evladına anlatabilmesi için aradığı yollar, işte bu arayışı derinlemesine hissettim.
İsabıekov’un (erkek ana karakter) kızı olan Anara’nın bulduğu kızıl elma ile yaşadığı duygusal dejavu çok derin. Yüreğindeki hayaller o kızıl elma ile beraber karanlığa savrulur. Acının ve hayal kırıklığının geçmişten prangalarla şimdiyi esir alması güzel yansıtılmış.
İkinci hikayede özlem duygusu yoğun olarak işlenmiş. Gönüllü askere giden oğlunu durdurabilecek imkanı varken susan ve bunun içsel hesaplaşmasını yaşayan Çordon karakteri üzerinden anlatılmış. Bu hikayede buram buram hasret kokusu var.
Velhasıl güzel iki hikaye ve herkese değil mert yüreklere değen derin mevzular…