Fournier ile tanıştığım kitaptı.
Cümlelerini, annesini tanımlama şekli çok naifti. Vurucu olmak için zorlama cümleler yok, basitçe olayın örgüsünde canınızı yakıyorlar.
“Bu bir kabus değildi, bu sona erecek kötü bir rüya değildi. Hayatı kötü bir rüya olduğu için ağlıyordu o. Elimden bir şey gelmezdi.”
Okuması güzeldi, ama bir roman beklentisiyle başlama hatasına düştüm. Daha girift bir hikaye beklerken kronolojik bir akışın içinde kaldım. Bir kitap kulübüyle okuyup üzerine konuşmayacaksanız çıtır çerez bir kitap.