Her vakit ihtiyatlı davranan dayısı, şimdilik hiçbir işle ciddi olarak uğraşmamasını öğütlemişti Karl'a, her şeyi önce deneyip yoklamalı, bakıp görmeli, ama kendini hiçbir şeye kaptırmamalıydı; Avrupa'dan Amerika'ya gelenlerin ilk günleri bir insanın dünyaya gelişine benzetilebilirdi çünkü; hani Karl gereksiz yere korkmasındı, buraya alışmak, bir başka dünyadan çıkıp insanların dünyasına ayak atmaktan daha kolaydı; ama verilecek ilk yargının da her zaman güçsüz ayaklar üzerinde duracağı ve ileride verilecek yargıların belki böyle bir ilk yargıyla pek çapraşık duruma sokulacağı göz önünde tutulmalıydı; değil mi ki, söz konusu yargıların yardımıyla burada yaşanmak isteniyordu.