Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

64 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
14 saatte okudu
Bir Kadın, Anne Ernaux'tan okuduğum dördüncü kitap. Kendisi hakkında artık bir bakış açısına sahip olduğumu düşündüğüm için bu kitap hakkında fikirlerimi belirtmek istiyorum. Fransa'da emekçi bir ailede doğmuş olan Annie Ernaux, Bir Kadın isimli kitabında temel olarak annesini, annesinin hayatı ekseninde hem annesinin hem de kendisinin yaş alma, bakış açısı değişimi, psikolojik ve sosyolojik bakış açılarındaki yön değişimi ve bunların farklılaşmasını anlatmış. Yazar kitabı her ne kadar annesine odaklı olarak anlatmış olsa da, yazmak istediği şeylerden duygularını olabildiğince arındırarak salt gerçeklere odaklı olarak, nesnel bir tarzda anlatmaya çalışmış. Ama konu anne! Annelerden ne kadar arındırılabilir ki duygular!? Onlardan gelen bir sarılma nasıl tüm bedenimizi ısıtırken, sert bir söz keskin bir bıçak gibi yaralama gücüne sahiptir! Bu nedenle yazar hatıralarına, gerçeklere her ne kadar nesnel bir güdü ile sadık kalmaya çalışsa da psikolojik ve ruhsal o bağı da bize hissettiriyor bir şekilde. Yazarın ilk gençlik itibari ile ve kendini geliştirmeye başlaması ile ailesine olan bağlılığında yaşanmış olan yenilenme ve ailesi ile arasındaki bağının yavaş yavaş kopmuş olması onun aynı zamanda annesi ile olan psikolojik, ruhsal bağının da yavaşça kopmasına, ayrı bir hayat anlayışı benimsemesine neden olmuş. Aynı şekilde yazarın üniversite eğitimi ve evlenmesi sonrasında annesi ile olan bağı da değişim ve farklılaşma süreçlerine bağlı olarak daha renksiz, mecburiyete dayalı ve sorumluluk içeren kalıp bir iletişim stiline dönüşmüş. İleriki zamanlarda ise yazar, babasının ölümünden sonra çalışkan ve direngen bir insan olan annesinin nasıl başkalaştığından, yaşlandıkça hatıralar ve maddi sıkıntılar ekseninin yer ve zamansız bir dünyaya alzheimerla geçmiş olmasından ve şiddetli demansa geçisinden bahsetmiş. Yazarla ilgili sevdiğim şeylerden biri, kendi geçmişindeki anne olgusundan annesinin son andaki yaşayış zamanlarına değin, yani hatırlama sürecinde geçmişteki ben halini ve annesinin geçmişteki halini anlatırken açıklamalar ile bakış açısını ekstra açıklamaya çalışması, geçmişteki zaman diliminin sosyo kültürel anına yönelik bazı ek bilgilerden bahsetmesiydi. Bu ekstra gibi görünen açıklamalar hep bugün'e aitti ama geçmişteki bir olayın nedenleri, psikolojik yapısı ya da geçmişteki bakışın anlaşılmasına yönelikti. Bu açıklamaları kendi açımdan ekstra kıymetli buldum. Çünkü bence yazmak içinde çeşitli pek çok duyguyu barındıran bir eylem; sinirleniş, öfke, hüzünlü mutluluklar, keyif. Yazı eylemi duygulardan soyutlanmalıdır diye bir düşüncem de yok asla. Ama yazarın kitaptaki temel odağının annesi olması ve olabildiğince nesnel bir tarzda onun hayatını anlatış, yaşanmış olan gerçeklere bağlı kalmaya çalışmış olmasını kendi açımdan değerli buldum. Annie Ernaux kitapta annesinin biyografik önlerine yer verirken, kendisi hakkında da otobiyografik öğeler vermiş aslında. Yazarı sevip kendisi, düş dünyasının gelişimi ve bakış açısının yönünün nasıl belirlendiğini anlamak isteyen okurlara Bir Kadın kitabını öneririm.
Bir Kadın
Bir KadınAnnie Ernaux · Can Yayınları · 20231,571 okunma
·
627 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.