İslâm toplumsal ilişkilerde adaleti kurmak için savaşır ve adalet düzenine karşı çıkanları cezalandırır. Yoksa insanların iç inanışlarını araştırarak "kâfir" saydıklarını cezalandırmaz.
Hele yakma cezasını aklından bile geçirmez. Savaş'a bile, tam kılıç inecek iken kelime-i Şahadet getiren birisini, "korkudan ve yalan yere Müslüman olduğu apaçık belli!" diye düşünerek hasmı öldürmüştür de, Resûl-i Ekrem (s. a) çok üzülmüş, "kalbini yardın da baktın mı?" buyurmuştur.
Cihad "küçük cihad" anlamında ise, ancak iki sebepten biri ile yapılabilir: Ya kendini "zulüm" den kurtarmak için, yahut, hangi dinden olursa olsun, başkasını "zulüm" den kurtarmak için.