Gönderi

Finlandiya'nın Hikayesinin Bir Örnekle Özeti
Habil; zayıf ruhu, aciz, miskin, uysal, ürkek, kısacası iradesiz bir kişilik olarak sunuluyordu. O her şeyden korkuyor, herkesi boyun eğiyor ve bütün iyilikleri yukarıdan bekliyordu. Habil "çok sağlam" bir ahlaka sahip olmasına rağmen sevimsiz ve sıkıcı bir kişilik örneği sergiliyordu. Kabil ise sert ya da dışlı, düşünce ve davranışlarıyla tam bir zalim olarak çıkıyordu karşımıza. O, Habil gibi zayıf ve güçsüz bir kardeşim varlığına dayanamıyor, yüreğinin ve iradesinin zayıflığından dolayı kardeşini aşağılıyor. Sonunda dayanamayıp onu öldürüyor. Kabil, kabillerle dolu bir cennette yaşamayı reddediyor. Oradan kaçıyor ve yeryüzüne iniyor. Ateşi keşfediyor. Yeni bir yaşam kültürünü oluşturuyor.. o uzaklarda olan değil, yanı başında bir cennet yaratmak istiyor. Ama bu öyle bir cennet olsun ki, asla kendisine bahşedilmiş bir cennet olmasının. Kendi alın teri ile, kendi emeğiyle kazanılmış bir cennet olsun!.. Boyuna fena uzun yeni özelliği ortaya konulmak istenmişti. Kitabımı mukaddes'in kendilerini Cennet diye sunduğu Asya'dan göçtükten sonra, bataklıklarla ve ormanlarla dolu bir yeri kendilerini yurt kabul etmişler ve orayı cennete dönüştürmüşler. Gerçekten de önceki dönemlerde bataklık ve ormanlıktan ibaret yaşanmış bir yer olan "Suomi" Finlerin üstün çabaları sonucunda adeta bir cennet olmuştur.
Sayfa 24 - Hayat YayınlarıKitabı okudu
·
19 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.