Bu nasıl bir sevgi, bu nasıl bir af ediş, bu nasıl bir sabır, bu nasıl bir kabulleniş, bu nasıl bir duygu....
Kitabı okurken bile ben bu kadar sabır gösteremedim.
De Profundis derinlik, derinlikler demekmiş ve öyle derin bir sevginin anlatımı ki kitap ismi ile bağdaşıyor.
Oscar Wilde Reading hapishanesinden yazar bu mektubu ve mektup Alfred Douglas'a yazılmıştır.
Alfred'in babasının açtığı dava sonucu Wilde 2 yıl ceza alır. Dava konusu Alfred ile Wilde'in ilişkisi yüzünden açılmıştır. Alfred, Wilde hapiste iken kendisine gelen mektupları yayınlamak ister ve o yüzden sitem dolu bir mektup yazar.
Fakat ben bile okurken ruhumun daraldığını, boğulacak gibi olduğumu hissettim.
Bu nasıl bir bencillik, bu nasıl saygısızlık, bu nasıl bir boş verme, bu nasıl bir dostluk arkadaşlık ve en önemlisi insanlıktır. 2 yıl süren ilişki sonrası Wilde iflas etmiş, bütün itibarı sarsılmıştır. Bunu bile bile o kadar büyük bir bağlılık daha doğrusu bağımlılık vardır Wilde'de.
Mektuplarda Wilde'in sanata bakışı, hedefleri, dünya algısı sanat görüşü hepsini anlıyorsunuz. Bu kadar duygu karmaşası içinde olduğunu görüyoruz.
Cinsel tercihleri ve yaşamı yüzünden eleştirilen ve sanata bakışı ve oyunları her zaman deha olduğunu göstermiş bir yazarın kendi dünyasının bir yansıması aynı zamanda.
Ruhum daralarak okudum ama kurduğu cümleleri takdir etmemek elde değil.