Anka KuşuBir adam gördüm, gözlerin de isyan, gözlerin de kıvılcımlar ve o korkunç bakışlarının arkasında gizlenmiş çocuk masumiyeti...
Bir adam gördüm, "Heyt!" dese dağlar yerinden oynayacak, yıkılacak tüm kalelerin surları, öyle heybertli, öyle güçlü. Ama o güçlü düşüncelerin arkasında saklanmış, kırılgan, samimi, güleç, sevecen bir yürek...
Bir adam gördüm bu kitapta acılarından beslenen. Yokluktan çıkıyor yola, ki var olmanın şartıdır bu onun için... Anka Kuşu misali, kül olmadan, var olunamayacağına inanan. Kaybetmeden kazanılmayacağını bilen...
“Hiçbir şey her şey demektir! Güçlenmek istiyorsan, önce köklerini hiçliğin derinlerine gömmeli ve en yalnız yalnızlığınla yüz yüze gelmeyi öğrenmelisin.” şeklinde açıklıyor bu durumu.
Bir adam gördüm herkes için "son" olarak görülen onun için başarının yoludur. Ölüm de bir seçenektir ama ölmeden ölümü de kullanmak ancak onun gibi bir adamın yapabileceği bir şeydir...
"Beni öldürmeyen şey, beni güçlendirir."
İster deli deyin, ister filozof; ölüme bile boyun eğmeyen, aykırı, yasak bilmez, fikirlerini her şeyden üstün tutan korkusuz bir adam gördüm ben. Öyle bir dönemde;
"Tanrı öldü" diyecek kadar.
Hepimiz şunu söyleriz "Ben bu çağın insanı değilim" diye. Oysa bizler tam da bu kapitalist çağın istediği tüketicileriz, durdurulamayan müthiş teknolojinin birer kölesiyiz... Oysa Nietzsche sadece yaşadığı çağın değil çağının çok daha ötesinde bir adam olduğunu kanıtladı herkese.
"Bazı filozoflar ölümlerinden sonra doğarlar!"
Öyle hatasız, hep doğruları yapan birisi de değil elbette bu adam, ama bu asi ruh, bu anarşist kişilik, bu kimseye baş eğmeyen pala bıyıklı abimiz hatalarıyla da kendisini sevdirmeyi ne de güzel beceriyor.
Konu açısından çok zengin bir kitap. Uzun zaman sonra ilk defa bir kitap da bu denli doyum noktasına ulaştım. İnkâr etmek istediğim doğrularla karşılaştım. Kendime yakıştıramadığım acı gerçeklerle ve bilinç altımın karanlık yanlarıyla tanıştım. Kavramlara ve duygularıma verdiğim isimlerin birer yalandan ibaret olduğunu gördüm... Ve çok daha fazlasını...
"Bir kitap bizi alıp diğer kitapların üzerine çıkarmıyorsa o kitabın neresi iyidir?"
Yazar mükemmel bir iş çıkarmış. Anlatımı o kadar güzel ki okumadım yaşadım resmen. Zekam el verseydi sohbete bile katılacaktım yani. O kadar içine dahil ediyor insanı. Nietzsche'yi kendi kitaplarından okusam belki bu kadar iyi tanıyamaz ve anlayamazdım. Şimdi her kitabını daha büyük bir zevkle okuyacağıma eminim.
Herkesin mutlaka okuması gerektiğini rahatlıkla söyleyebileceğim bir kitap.
keyifli okumalar 1k