Gönderi

-etin, tiksintilerin ve hoşlanmaların, alışkanlıkların ve mizaçların kabuklarını delip geçen kendi gözleri. "Kendimi arıyordum orada," diye düşündü, "kendimi bulamıyordum." Açık yüreklilikle, ne olduğunun dökümünü yapmıştı. "Olduğum gibi olmak zorundaysam bu küçük bezirgandan fazla bir değerim olmazdı." Böylece bu yıvışık mahremiyetin içine dalarak etin kederi, eşitliğin aşağılık kuruntusu, düzensizlik yoksa, insan ne keşfedebilirdi? "İlk atasöz," diye düşündü Lucien, "kendi içini görmeye kalkmamak; bundan daha büyük yanlış yoktur."
Sayfa 100Kitabı okudu
·
44 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.