Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Aşkın üç yüzünü anladım. Aşk insandaki gizli girdaptı. Ya kendine çeker boğardı, ya da yukarı kaldırır yüceltirdi. Boğulanlar aşkın mahiyetini bilmeyenlerdi. Üçe ayırdım aşkın iç yüzünü. Birincisi nefsin aşkıydı. Girdap buradaydı. Boğulmalar burada olurdu. Aşk sanılırdı cismin sevgisi. Karşı cinste dolaşırdı. Doyuma ulaşmaz, mutluluğu asla yakalayamazdı. Aşk diye saldırdıkça, aşk diye tutundukça boğulmalar arttıkça artardı. Tamamen asılsız mıydı burada hissedilenler? Tabiî ki değil. Aşkın ilk basamağıydı bu sadece. Ama aşkın kendisi değildi. Aşkın kapsadığı alan dünyayla yetinmeyecek kadar genişti. Bu basamakta insan aşkın ilk basamağını hisseder ve cisim, kalbin aşk sınırına yaklaşırdı. O zaman insan o genişliği ve büyüklüğü anlardı. Aradığının o olmadığını fark ederdi. Kalp de “Aradığım bu değil” diye sıkıştırmaya başlardı insanı. O zaman bir girdap başlardı. Ya kişi kalbin sesini dinler, onun ayak seslerini takip eder, aşkın birinci basamağını atlar, mecaz bölümünden kurtulurdu; ya da mecazdan kurtulamayıp sıkıntı içinde kalırdı.
·
52 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.