Türk-Moğol ordularının tarihi, yeni otlaklar arayışındaki keşif gezileri ve anlaşılmaz çatışmalarla sınırlı olsaydı, en azından bugünkü ilgi açısından çok az şey ifade ederdi. İnsanlık tarihindeki en önemli gerçek, bu göçebelerin güneydeki medeni imparatorluklar üzerinde uyguladıkları baskıdır; bu baskı, fetih sağlanana kadar sürekli tekrarlanır. Göçebelerin soyu, neredeyse doğal bir yasayla eşdeğerdi ve doğal yaşam alanlarındaki koşullar tarafından dikte edilmişti.
GROUSSET 1970, XXV