Son dönemde okuduğum en etkileyici kitap… Gerçek bir tarihi olaya dayanması, anlatım dili, konuyu yorumlayışı muhteşem… Strasbourg halkı korkunç bir dönemden geçiyor. Hava değişimleri , uzun süreli kuraklık, nehirleri etkileyen deprem, türlü türlü salgın hastalıklar ( veba, kolera, tifo , frengi vs ) ve bu süreçte ciddi bir açlıkla da kırılıyor halk.. Açlık derken hayal gücümüzün alabildiğinin ötesinde bir kıtlık. Yiyecek hiçbir şey yok, zaten kedi,köpek , fare bile çoktan yenmiş. Kumaş yada kâğıt parçalarını kemiren insanların yanında , dışardan dışkı toplayıp onu yiyen bile var. En kötüsü kendi çocuklarını yemek durumunda kalan yamyam aileler. Tüm bu süreçin yanında birde Türklerin istilası an meselesi olan, sürekli Türk işgalinden korkan bir halk .. Hikaye tam burda , artık besleyemediği için bebeğini nehre atıp ölümüne sebep olan Enneline ile başlıyor. Bunca kötü olay içinde kadın artık daha fazla dayanamıyor ve dans etmeye başlıyor. Sanırım ağlamak yada haykırmaktan daha net çözüm. Dans edip bedeni ile transa geçtikçe belki olan herseyi unutabilir. Dansa katılan komşulardan sonra bir histeriye dönüyor ve toplu bir dans başlıyor. Ayak tabanları parçalanıp, baygın düşünceye kadar herkes topluca dans ediyor. Gerçek bir olay olduğu için spoiler vermiş sayılmam sanırım. Konuyu işleyişi muhteşem. Normalde kitaplarımı çizmem, alıntı pek yapmam ama resmen 104 sayfada sürekli birşeylerin altını çizerken buldum kendimi. Gelelim vurucu kısma, din bezirganlarını öyle güzel işlemiş ki, dinin nasıl bir sömürü olduğunu öyle iyi anlatmış ki… Aynı şimdi halka fakirliği övüp kendi Mercedes’lerden inmeyenler gibi. Sanırım ilk 20 kitabından biri olacak. İlerde bir kez daha okuyup hala bu kadar etkiliyici mi görmek istiyorum. Ama kesinlikle tavsiye ederim. Sindire sindire okunacak bir kitap..

Dansa DavetJean Teule · Sel Yayıncılık · 20204,431 okunma

·

33 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.