Ölünce toplanacağımız mekâna, ölmeden gidelim.
Dedim kil
"Kalk Kudüs'e gidelim sevgilim. Allah şehrine gidelim. Allah bizi gözetsin, korusun, kollasın Kudüs hatırına. Kalbimizin ağrısı başımızın ağrısı, ruhumuzun ağrısı hafiflesin, şehre yaklaştıkça diyor ya şair,
Kalk gönlüm! Biz de peygamberlerin sesini duymaya, tebliğini dinlemeye gidelim!
Belki biz gidince Hz. Ibrahim (as) uğrar yanımıza, Hz. Hacer (ra) yanı başımızdan alınıp Mekke'ye götürülür birazdan. Hz Musa'nın (as) yolunu gözleriz belki. Davut Aleyhisselam'in dilinden ezgiler dinleriz belki. Süleyman Aleyhisselam tüm mahlukata emir verir belki gözlerimiz onünde...
Belki de Zekeriyya Aleyhisselam mabedin kapısında görünür biz gidince Hz Meryem (ra) çıkagelir mabetten. Belki birazdan Hz İsa (as) geçer yanı başımızdan. Cebrail Aleyhisselam iner belki Sidretü'l-Münteha'dan... Belki de semanin kapılan açılır gözlerimizin önünde. Birazdan Burak bineği üzerinde Efendimiz (sav) gelir belki... Kalk Kudüs'e gidelim gönlüm!
Aşık olmaya, aşkı bulmaya gidelim. Ölünce toplanacağımız mekâna, ölmeden gidelim. Mescid-i Aksa'nın omzuna sarılmaya. Kudüs'ün çocuklarına umut olmaya, İsrail'in ağlattığı çocuklar güldürmeye gidelim. Kudus'ten özür dileyip, onu daha çok seveceğimize dair söz vermeye gidelim. Haydi! Toparlan gönlüm. Kudüs'e gidelim..."
Sayfa 23
·
37 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.