Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

108 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bir Başyapıt (İnceleme)
Kitabı yarısına kadar okuyup başımı yastığa koymuştum. Saat ilerlemişti ama uyku tutmamıştı. İvan İlyiç'in kitabın içinde sıkışıp kaldığını, yalnızlığın içinde kıvrandığını hissedebiliyordum. Bekle beni İlyiç, lütfen sabret ve senin tüm kalbimle dinlemek istiyorum. Bu kitabı okuyunuz ve okutunuz. (Spoiler içerir) ~Yazar ve Üslup~ Büyük yazarların beyinlerinin içinde birbiri içine girmiş büyük çarklar vardır. Bu çarklar uyum içinde dönerken kitap yazılır ve okur bu çarkların aralarındaki uyumun sırrını çözmeye çalışır. Tolstoy, sen büyük usta ! Kaleminin sihirli dokunuşları olduğunu her seferinde nasıl da ispat ediyorsun ! Üslubu o kadar yumuşak ki hiç takılmadan ve yorulmadan bisikletinin pedalını çeviren bir çocuk gibi kitabının arasına dalıp gittim.
Stefan Zweig
Stefan Zweig
dan sonra bu kadar güzel bir anlatım biçimiyle karşılaşmamıştım. 10 tam puan verdim. ~İvan İlyiç~ Hukuk mezunu ve yargıçtır. Hayat hikayesi sade, sıradan ve bir o kadar da korkunç. Edepli, özel hayatı ile iş hayatını birbirinden ayırt eden ve ilerde ölümcül bir hastalığa yakalanacak olan karakterimizdir. Ama maddi olarak da hep daha fazlasını, daha iyisini, daha büyüğünü arzu etmektedir. Sosyal ve mesleki çıkarların içinde yaşamaktadır. ~Evlilik~ İlyiçin en büyük hatası, toplumun edebe uygunluk olarak gördüğü evlilik müessesesini gerçekleştirmek adına gelişigüzel bir karar almasıdır. İvan karısını sevdiği veya onunla aynı bakış açısına sahip olduğu için değil; toplum, akrabaları, yüksek mertebedeki kişiler, evliliği "ahlaka uygun" olarak gördüğü için evlenmiştir. Ne var ki karısı aradan 1 yıl geçmeden gerçek yüzünü göstererek İvanı hayatından bezdirecektir. İvan ise bununla yüzleşmek yerine kabuğuna daha da çekilecektir. ~Praskovya Fyodorovna~ İvan İlyiç'in karısıdır. Talepkar, Ivan gibi sürekli daha fazlasını isteyen hasta kocasına karşı şefkat ve merhametini bile esirgeyen, kocası öldükten hemen sonra "acaba nasıl daha fazla ölüm aylığı alabililirim"in derdine düşen çıkarcı bir kadındır. Ivan onunla uyuşmak için hayat şartlarını zorlar, maaşını yükseltmek için terfi talebinde bulunur, kocaman bir ev tutar, evi bir sürü eşyayla doldurur. Evlerini eşyalarla dolduran ama kalplerini, hayatlarını dolduramayan zavallı insanlar...İşte İvan bu yeni evin döşemesiyle ilgilenirken düşüp o ölümcül hastalığa yakalanacaktır. ~Hem Yargıç Hem Sanık~ Tolstoy kitabın bazı bölümlerinde bu zıtlığa özellikle başvuruyor. Ivan adliyede dava dosyalarını karara bağlıyor, hüküm veriyor peki ya içindeki karanlık dosya? Ölümcül hastalığına karşı İvan ikinci bir duruşmaya kendi içinde ruh haliyle katılıyor.Hem de bir sanık olarak...Bu acının kaynağı nedir, hayat nedir, ölüm nasıl bir şeydir? Ölüm gerçeğine karşı tüm hayatını ve çevresini yeniden gözden geçirerek her şeyi sorgular. Çocukluk yıllarındaki o güzel günler, bir film şeridi gibi gözlerinin önünden geçer. Bu kitap bu yönüyle onun
İtiraflarım
İtiraflarım
adlı eserine benzediğini söyleyebiliriz. ~Sonsöz~ Yaşadığın ve yaşamakta olduğun her şey yaşamla ölümü senden gizleyen bir yalan bir aldatmacadır. (S.92) Kitapta, çağdaş insanın yaşamının hiçliğini, onun toplumsal yanılgının kurbanı oluşunu, bilincinin nasıl karardığını, tüm yaşam boyunca aslında nasıl içi boş mutluluk hayalleri peşinde koştuğunu, yaşamın gerçek güzelliğini kavramayarak gerçek yaşamın nimetlerinden nasıl uzaklaştığını görüyoruz. Kadir
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · İthaki Yayınları · 201545,5bin okunma
··
134 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.