Sonunda iki aşık kavuştu ve evlendiler. Bir ömür boyu mutlu yaşadılar?! Gerçekten öyle mi? İlişkiler niye evlilikle taçlandıktan sonra yavaş yavaş tükenmeye gider? Yıllarca yazıldı, çizildi, araştırıldı. Binlerce çift ile görüşüldü. Sorunlar hemen hemen aynı. "Hiç konuşmuyoruz, beni anlamıyor, ilgisiz, sürekli şikayet ediyor, cinsel hayatımız yok, çocuklarla ilgilenmeme yardım etmiyor, bencil, sorumsuz, düşüncesiz..." Liste uzar. Evlenince neler oluyor? Niye hayal ettiğimiz gibi devam etmiyor? İşte sorunun ilk başlangıcı da zaten burası; iki kişi neyi nasıl hayal ediyor! Eşlerin birbirlerinden beklentileri ne kadar gerçekçi? Her bireyin kendi içinde farklı bir romantik imgesi var. Ve herkes kendi imgesine uyan bir ilişki yaratmak istiyor. İlişkinin başında duyguların yoğun olması, 'sevgi her şeyi çözer' diye bilinen yanlış inançlar, insanların görünürde olan sorunları bile ötelemelerine sebep oluyor. Evlenince hallolur! İlişkide yaşanan tükenmişlik çevresel, ekonomik, ailesel olaylara bağlı olsa da maalesef acısı eşlerin birbirlerinden çıkıyor. Karşılıklı suçlamalar, beklentilerin söze dökülmediği halde karşılanmasının beklenmesi, sağlıksız iletişim şekilleri, fiziksel temasın giderek azalması eşleri yavaş yavaş tükenmişliğe doğru sürüklüyor. İyi bir ilişkinin sırrı, açık-doğrudan bir iletişim ile beraber tatmin edici bir cinsellikten geçiyor. Açık ve doğrudan iletişim birbirine hakaret etmek ve suçlamak anlamına gelmiyor; tam tersi kişilerin yapılan davranışlar karşısında kendilerini nasıl hissettikleri ve ne düşündüklerini ortaya koymalarını gerektiriyor. Örneğin, "beni gün içinde aramadığında kendimi önemsiz ve unutulmuş hissediyorum. Önemsizlik duygusu benim sana karşı agresif ve sinirli davranışlar sergilememe sebep oluyor. Gün içinde aklında olduğumu bilmemi sağlayacak minicik bir mesaj bile beni daha iyi hissettirirdi ve davranışlarım da sana karşı daha yumuşak olurdu" gibi bir cümle birçok kavganın ve tartışmanın önüne geçebilirken genelde durum böyle olmuyor. Kendini akşama kadar önemsiz hisseden bir kişi, akşam eşiyle bir araya geldiğinde zaten kendini yeterince doldurmuş oluyor ve beden dili karşılamayı sert bir şekilde yaparak açılışı gerçekleştiriyor. Sonrası çok kolay, "ayakkabılarını ortaya koyma, bıktım kıyafetlerini oraya buraya fırlatmandan, bir işin ucundan tut, daha yemek hazır bile değil..." gibi konuyla alakası olmayan ama ilişkileri de bayır aşağı sürükleyebilecek güçte suçlamalar silsilesi... Beklentilerimizi, korkularımızı, kaygılarımızı, ihtiyaçlarımızı, taleplerimizi açık şekilde korkmadan söyleyebildiğimiz ilişkiler değişime ve yakınlığa açık ilişkiler de aynı zamanda. Ben söylersem ne anlamı var gibi düşünceler, karşımızdakinden zihnimizi okumasını istemek kadar olağan dışı... Bu kitap, ilişkinizde nerede patinaja girdiğinizi anlamak açısından çok önemli. Patinajdan çıkmayı isteyenler için ise güzel bir yol gösterici. Fakat önce bireysel olarak ne istediğimizi, ne beklediğimizi, neye ihtiyacımız olduğunu belirlememiz gerekiyor. Tükendiğini hisseden çiftlerin beraber okuması gereken bir kitap.

Çiftlerde TükenmişlikAyala Malach Pines · İletişim Yayınevi · 201733 okunma

·

58 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

BrsnKs