Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

56 syf.
7/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Kitap, toplumsal ve ekonomik koşulların ölümü nasıl şekillendirdiğini beş farklı öykü ile anlatmış. Öykülerdeki aileler aristokrat, burjuva, esnaf, işçi ve köylü sınıfına mensup bir kişinin ölümünü sert bir şekilde gözler önüne seriyor. Her öyküdeki aile yapısı farklı, ölümler farklı, ama tek bir ortak nokta var ki o da ölüm! Bu çarpıcı öyküleri teker teker anlatmak istiyorum: 1.Öykü Beraber yaşasalar da birbirlerinden kopuk bir hayat yaşayan 4 kişilik bir kont ailesinin babasının ölümünü anlatıyor. Dışarıdan mükemmel görünen bu aile, yalnızca dışarıdan mükemmel görünüyor. Zira kendi başlarına kaldıklarında özellikle kont ve kontes arasındaki evlilik, sadece formaliteden ibaret bir evlilik. Birbirlerine karşı sevgi değil, saygıları kalmıştır. Kont bir gün hastalanır, yatağa mahkum kalır, ama kontes günlük işlerini yapmaya ve hoş vakit geçirmeye devam eder. Bir gün kont öleceğini hisseder, aile üyelerini çağırıp onlarla vedalaştıktan sonra son nefesini verir. Oldukça gösterişli bir cenaze töreni düzenlenir. Kontes cenazeye üzüntüden gidemeyeceğini söyletir, ama üzülmek yerine uzanıp bundan sonraki hayatını hayal etmeye başlar. 2.Öykü Sekiz yıl önce ölüp ailesine 2 milyon franklık servet bırakan bir hakimin karısının ölümünü anlatıyor. Servet, anne ve 3 oğlu arasında eşit şekilde dağıtılıyor ve oğullar 8 yıl sonra paralarını kaybedip meteliksiz kalıyorlar. Kendi payına düşen hakkı ile yatırım yaparak sakin bir hayat süren anne, oğullarının yanına yerleşiyor. Bir gün anneleri hastalanıyor ve içten içe mirası nasıl paylaşacaklarını düşünüyorlar. Bir gün anneleri hayata gözlerini yumuyor ve geriye gözünü para bürümüş, mirastan fazla pay almayı isteyen üç oğul kalıyor. 3.Öykü Genç yaşta çalışmaya başlayan küçük bir dükkandan değeri 50 bin frankı bulan bir kırtasiyeci aileyi anlatıyor. Bu aile, çalışmayı bıraktıklarında kırsalda yaşam hayalinin hırsı ile yanıp tutuşuyor ve durmaksızın çalışıyorlar. Bir gün kadın vereme tutulur, yatağa düşer. Yatalak haldeyken bile çalışmaya ve hesap tutmaya devam eder, kocasına yardım eder. Çift, bu durumdayken bile işleri bırakmayı düşünmez, daha çok kazanmanın hesaplarını yaparlar. Kadın öleceğini anlar, noter çağrılıp kendi payına düşen hakları da kocasına bırakır ve sonraki günlerde hayata veda eder. Sade bir tören düzenlenir. Törenden sonra adamın düşündüğü şey ise dükkan hafta içinde bir gün cenaze sebebiyle kapalı olacak ve para kazanamayacak. 4.Öykü İşçi ve geçim mücadelesi veren 3 kişilik bir ailedeki 10 yaşındaki bir çocuğun ölümünü anlatıyor. Çocuk akıllı, ama çelimsiz ve sağlıksızdır. Anne ve baba işçi, çok yoksullar. Bir gün çocuk soğuktan hastalanır. Anne baba ellerinde ne varsa çocuğu iyileştirmek için satar veya rehin verir. Belediyeden yardım talep ederler. Çocuk bir gece fenalaşır ve ölür ama babası artık üzülemez, oğlu öldüğü ve daha fazla acı çekmediği için mutlu olur. Çocuğu özensiz bir törenle defnederler. Daha sonra belediye yardımı gelir, ama baba çok geç kaldıklarını söyler. Gelen yardımlarla bir akşam arkadaşlarıyla şarap içerler. 5.Öykü Toprağı çok seven, 2 oğlu bir kızı olan bir adamın ölümünü anlatıyor. Adam çok kuvvetli birisidir, her işini kendisi görür, ama bir gün elden ayaktan kesilir ve hastalanır. Hasat zamanı olduğu için çocukları bir yandan adama bakıp bir yandan da çalışmaya devam eder. Hayat böyle devam ederken adam bir gece sessiz sedasız hayata gözlerini yumar. Sade bir törenle adamı son yolculuğuna uğurlarlar ve toprağı çok seven adam tam manasıyla o çok sevdiği toprağa kavuşur. Çocuklarda ne bir miras kavgası ne de kendilerini hazırladıkları için bir üzüntü vardır. Çalışmaya devam ederler ve yaşamlarını sürdürürler.
Nasıl Ölünür
Nasıl ÖlünürEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202215,3bin okunma
·
52 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.