Uyanış: Büyük Selçuklu dizisinden sonra Hasan Sabbah'a karşı bir hayranlık duydum içimde. Ne yani düşman diye sevilmez mi? Ben zekasına bayıla bayıla onu araştırıp sonunda bu kitaba başladım. Sonucunda hayranlığım kat be kat arttı. Hasan Sabbah o kadar dahi ki... Olay, kendisini peygamber ilan eden Hasan Sabbah'ın seçilmişleri fedailerine dönüştürerek hakimiyet kurmak için zekice bir plan tasarladığı Alamut Kalesi'nde geçmektedir. Alamut Kalesini araştırırken şöyle bir yazıya denk geldim; "Bunlardan birinde Sabbah'ın fedai olarak seçtiği kişileri haşhaş ile uyuşturarak önce Alamut Kalesi'nin içine kurdurduğu gizli bahçeye taşıttırdığı, gözlerini açan adamların etraflarındaki kadınları, yeşilliği, yemekleri, şarapları görünce cennette olduklarına inandıkları öne sürülüyordu." Sizce de fazlasıyla dahice bir fikir değil mi? Adamlar aldıkları o uyuşturucu sayesinde cennette olduklarını sanmaları sonrasında bunun için Hasan Sabbah'ı peygamber sayarak onun öl emrine hemen itaat etmeleri... Peki, o kadar Alamut Kalesi dedim de kimdir bu Hasan Sabbah, terörist olmak dışında kimdi bu? Astronomi ve fen bilimleri eğitimi almış bir bilim adamıdır. Matematik özellikle geometri konusunda epey deneyimli biridir. Ki, bunları düşünüp hayata geçirmesi için bu konularda epeyce zeki olmalıydı zaten. Çok içeriğe girdim ama övemeden duramıyorum... Kitap çoğu kurgu olsa dahi mükemmeldi. Tarihe olan aşkım içime sığamadı desem yeridir. Okuyun, muhakkak okuyacaklarınızda bulunsunnn! -"Sana şu kadarını söyleyeyim; çölde açlıktan ölmekte olan bir çakal kafesteki karnı tıka basa tok bir aslandan daha mutludur." -"O Zaman düşün neydin dün, nesin bugün O vakit anlarsın yarın da olacaksın ancak bu kadar." -"Ancak aptallar mutlu oldukları için sevinirler!" -"İnsan hayatının tamamını dört duvar arasında geçirebilir. Kendisini tutsak olarak hissetmediği müddetçe tutsak sayılmaz. Ama kainatın sonsuz büyüklüğünü, milyonlarca yıldızı, galaksiyi görüp, onlara asla erişemeyeceğini bilen biri için koskoca dünya hapishaneden farksızdır. İdrak ettikleri şey zamanın ve mekanın tutsaklığı haline getirir." -‘’İçtiğin şarap, öptüğün dudaklar Her şey onlarla başlar O zaman düşün neydin dün, nesin bu gün O vakit anlarsın yarın da olacaksın ancak bu kadar.’’ -"Oku, dünyayı tanı. Hiçbir şeyden korkma. Her türlü önyargıdan uzak dur. Hiçbir şeyi aşırı yüceltme gözünde. Hor da görme. Her şeyi araştır. Cesur ol..." -"Allah'ı düşün , ondan yardım dile ve geri kalan her şeyi unut". diye tavsiye etti ona." Eğer O seninleyse korkacak ne var ki." -"İnsan dünyadaki en garip yaratık. Kartallar gibi uçmak istiyor ama kanatları yok. Aslan gibi kuvvetli olmak istiyor ama pençeleri yok. Ne kadar kusurlu yaratmışsın bizi, Allah'ım. Bir de yetmezmiş gibi bizlere kendi acizliğimizi idrak etme gücü vermişsin."

Fedailerin Kalesi AlamutVladimir Bartol · Koridor Yayıncılık · 201241,5bin okunma

·

14 artı 1'leme

·

164 görüntüleme

Ali

@Alioli ·

30 Ağustos 2023 20:20

Oha yeni üstü gördüm, o diziyi ben de izledim ah Sencer

Bu yorum görüntülenemiyor

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.