Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

184 syf.
·
Puan vermedi
DİPÇE : Sevgili Arsız Ölüm'le başladığım Latife Tekin okumalarında 'Ormanda Ölüm Yokmuş" ilk sayfadan farklı bir yöne aktığını hissettiren bir eser.Daha dingin bir dil, farklı karakter kombinasyonları, kolektiften bireye yönelme...Bunlar ilk anda dikkat çeken unsurlar olarak sıralanabilir. İlk eserlerini bilen okurlar için ister istemez mukayeseli bir okuma süreci gelişebilir Ormanda Ölüm Yokmuş'la. Peki tamamen mi farklı? Esasında yola nereden çıkıldığıyla ilgili bu farklılık. Sevgili Arsız Ölüm'de köyde başlayan hayat kente doğru akarken unutulmaz karakter Dimrit okuru kendi ezgisinde büyülüyordu. Dil çeşitliliğinden duygu bütünlüğüne ve neredeyse tüm geleneklere varana kadar yüklü bir kültürün kente taşınmasıyla yaşanan cümbüş dönemsel bir senfoniye dönüşmüştü. Yine Berci Kristin Çöp Masallarında, köyden kente taşınan fakat kentin dışına itilmiş bir yaşamın köy-kent kombininin sancılarına tanık olmuştuk. Yoksul insanın tutunma, var olma çabasına, dile tutunma, kültüre tutunma, insana tutunma çabasına. Her iki eserde de doğayı içselleştiren, doğayla rabıtası güçlü karakterlerin sesi yükseliyordu. Ormanda Ölüm Yokmuş'ta bu kez kentli ve eğitimli karakterler karşılıyor okuru. Kuş cıvıltısını anıştıran ezgili sözcükler yerine kurallı düzgün söylemli cümlelerden oluşan diyaloglar yankılanıyor. Bu kez doğayı içinde taşıyan animist karakterler yerini modern insanın çıkmazlarına bırakmış. Sorunlar daha bireysel. Çiçektepe'deki gibi naylonlardan çöplerden arınmak bir yuva kurmak derdi yok artık. Var olan evlere sığamama, mutlu olamama sorunu baş gösteriyor. Emin ve Yasemin adlı iki dostun yaşadıkları aşk acılarını kentten ve insanlardan kaçarak telafi etme çabalarını anlatıyor eser. Aslında kendilerini bulma çabalarını. Anlam arayışlarını. Sistem başa dönüyor. Doğaya kaçış kaçınılmaz oluyor. Unutmak ve hatırlamak için her şey. Acıyı unutmak, benliği anımsamak için. Latife Tekin yönü farklı olsa da eserlerinde doğayı orta yerde konumlandırıyor. Doğadan kopanlar ve doğayı arayanlar olarak sınıflandırabiliriz bunu. Emin ve Yasemin doğaya koşuyor ve kendilerinden izler bulmaya çalışıyorlar. Aşk üzerine ölüm üzerine hatırlamak ve unutmak üzerine konuştukları her şeye doğanın sonsuzluğu eşlik ediyor ve işaretlerini gönderiyor. Doğa bu eserde metafor olmaktan ziyade başlı başına bir roman kişisi olarak beliriyor. Emin bir ressam, Yasemin hikaye yazıyor. Emin, aşık olduğu kadın tarafından aldatılmanın acısını doğanın sonsuzluğunda eritmeye çalışıyor. Yasemin ise ölüme uğurladığı sevgilisinin acısını. Orman, Emin'de sonsuzluğun Yasemin'de zamansızlığın adı oluyor. Belki Dimrit'in ruhu kol geziyor buralarda. Doğanın şifacı eliyle yokluyor Latife Tekin'in yeni karakterlerini. Bu kopuşun tekinsizliğini ortadan kaldırmaya yelteniyor rüzgarın sesi ve yaprağın hışırtısı. Modern insan, göğe kafa tuttuğu gökdelenleriyle dimdik ayakta durduğunu simgelerken içten içe yıkıldığını sona geldiğinde fark ediyor. Tüketim dünyasının metası haline gelen insan doğayla bağını kopardığı noktada ağaçların, yaprakların, yerdeki kozalakların ruhu tüm zamanlardan çıkageliyor. Latife Tekin bu ruhu insanla yeniden buluşturmanın yollarını aralıyor Ormanda Ölüm Yokmuş'ta. Çok sevdim. Keyifle okudum. Esen kalın.
Ormanda Ölüm Yokmuş
Ormanda Ölüm YokmuşLatife Tekin · Can Yayınları · 2019466 okunma
··
1 artı 1'leme
·
680 görüntüleme
MehmetÇE okurunun profil resmi
Dipçeyi keyifle okudum,çok teşekkür ediyorum 🖖
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.