Stepford kasabasındaki kadınların hepsi -kasabaya yeni gelenler hariç- sürekli ev temizliği yapıyor. Siliyor, süpürüyor, yemek yapıyor derken ertesi gün yine aynı şeyler tekrarlanyor. Ev işinden başka hiçbir şey düşünmüyorlar ve bu durumdan şikayetçi de değiller. Ne arkadaşlarla bir kafede buluşuyorlar ne de komşu sohbetlerine yanaşıyorlar. Varsa yoksa evleri ve kişisel bakımları. Ve bu kadınlar ilginçtir, çok mutlular. Eşlerine kusursuz bir şekilde hizmet ediyorlar. Yazar farklı bir dünya yaratmış ama bu dünya bize yabancı değil. Böyle ev kadınları var elbette, son derece titiz ve temizlik hastası olan ama hepsi bir ilçede toplanmış değil. Elbette okudukça kadınların davranışları bize tuhaf gelmeye başlıyor. Bir terslik olduğunu hissediyor, tedirgin oluyoruz. Vardır bir sebebi diyoruz. Neden kasabaya yeni gelen üç kadın dışında hepsi böyle sorusu meşgul ediyor bizi. Bu durumu tuhaf bulan üç kadın, bu yaklaşıma bir dur deme niyetiyle bazı girişimlerde bulunuyor. Bu da kitabın feminist yönünü ortaya koyuyor. Beğenerek okudum.

Stepford KadınlarıIra Levin · İthaki Yayınları · 2022765 okunma

·

248 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.