Yazıldığı şekliyle yayına hazırlanan günlükler, Erdal Öz'ün yaşamındaki başlıca evrelere ışık tutuyor.
Kesintili olarak yaklaşık 40 yılı kapsayan bu günlüklerde yolu yayıncılığa evrilen bir yazarın yaşamının yanı sıra Türkiye'nin yakın tarihinde yaşananlardan da izler yer alıyor.
"Günlük diye tuttuğum bu notlar, günlük olmaktan ne kadar uzak. O kadar az şeyi yazabiliyorum ki bu defterin sarı, kaba sayfalarına. Yazmamam gereken ne kadar çok şey var. Ve asıl önemlisi, bu defteri bana bırakacaklar mı? Nasıl çıkaracağım dışarıya?"
"Sanat, ince bir hüzün yaratmak sanki. Bu işin temelinde hüzün yatıyor. Biliyorum ki ben kendime yol olarak edebiyatı seçmekle erincimi tekmelemiş oldum. Erinci yazmakta bulmaya çalışıyorum."