Ne haddime düşer Tanpınar hakkında yorum yapmak bilemiyorum. Keşke bu tamamlanabilmiş bir eser olsaydı. Kitabın sonuna, kitabı hazırlayan Güler Güven Tanpınar'ın kitap üzerine tasarladığı şemayı ve romanın planını da eklemiş. Onları okuduğumda bir kez daha tamamlanabilseydi bu kitabın ne kadar ses getireceğini, Tanpınar'ın şaheseri olacağını düşünüp heyecanlandım. Taslak halinde bile İstanbul'u, cemiyet hayatını, Türkiye'nin sosyal yaşamını ve bireysel-içsel hesaplaşmaları, çekişmeleri usta yazarımız çok iyi yansıtıyor bize. Eminim kendisine bu beğenimizi sunsak reddederdi. Çünkü kendisi romanın hazırlık aşamasında bazen kendinden memnun olurken bazen baştan yazma kararları bile almış. Romanın üzerine ne kadar titrediği ve ilmek ilmek yazmak istediği belli. Baş karakter Selim'in kafasının içini daha çok görebilmek ve yine baş karakter Leyla ile olan aralarındaki soğukluğun neler hissettirdiğini okumak çok ayrı bir zevk olurdu. Bu okuma zevkini kitap tamamlanamadığı için Tanpınar'ın başka eserlerinden alacağız.
"Niçin hepimiz sadece kendimizi göz hapsinde tutarak yaşıyoruz?"