Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Zulmün oklarıyla delik deşik olan bir dünyada yayını insan için gerdi hep!
Ne çok sorusu var şairin. Kâh yolunu bekliyor kâh yolunu kesiyor kah yoldan çıkarıyor onu. Kâh elinden tutuyor kâh elinden çekiyor kâh elden çıkarıyor onu. Kâh yağıyor toprağa kâh buharlaşıyor topraktan kâh toprak ediyor onu. "Duyuyor musun ortasında sonbaharın / o sarı yıkılışları gümbürtüleri?", "Alevler içinde yanan bu çimenler | zincirlerini koparmış ateşböcekleri mi?", "Ne zaman verilir güle, söyleyin / topraktan çıkma emri?", "Kim uyandırabilir uykusundan güneşi / uyurken alevler içindeki yatağında?", "Neden saklıyor dersin ağaçlar / bütün görkemini köklerinin?", "Kaç sorusu olabilir bir kedinin?" Ne çok sorusu var şairin. Tabiatın her köşesinden fışkırıyor. Kimin ektiği meçhul sırlı bir tarlanın hasatçısı o. Topraktan çıkar çıkmaz vuruyor tırpanını boynuna her sorunun. Öbek öbek yığıyor harman yerinde. Vahşi atların çektiği düveninde şarkılar söyleyerek sıyırıyor kabuktan taneyi. Kabuklar mektubu çıkarılmış sarı zarflar gibi uçuşuyor havada. Sorular, o güneşin kavurduğu atlar, tabiattan insana koşuyor. "Kim daha çok acı çeker, bekleyen mi / yoksa hiç beklememiş olan mı bir insanı?", "Sonunda kendimi bulduğum / yerde mi kaybettiniz beni?", "Ve çekip gidecekse bu can tenden / neden böyle sadık bana iskeletim?", "Ne aradığımı bu dünyada / kime sorabilirim, var mı bilen?", "Pablo Neruda adını taşımaktan saçma / başka bir şey olabilir mi dünyada?" On altı yaşındaydı Neftali Ricardo Reyes Basoalto, Pablo Neruda müstearıyla yazmaya başladığında. İsminin arkasına gizlenmişti babasıyla saklambaç oynarken. "Edebiyatın tehlikelerinden" uzak tutulan bu genç Şilili ozan, ne yapıp etmiş, on dokuz yaşında evindeki mobilyaları ve babasının verdiği saati satarak ilk kitabı Akşam Alacası'nı yayımlamıştı. Daha on iki yaşındayken şair Gabriela Mistral'in ruhuna attığı tohumlar öyle bir fışkırmıştı ki, ilk kitabının üzerinden henüz bir yıl geçmişken, Yirmi Aşk Şiiri ve Umutsuz Bir Şarkı'yı dinletmişti iki milyon kişiye. İki milyon Güney Amerikalı kitabın sayfalarını çevirirken şu dizelerle karşılaşmıştı: "Sende ırmaklar şakır ve ruhum onlarla hep / istediğince kaçar istediğin bir yere / Yolumu çiz de bana umut yayında senin / bırakayım bir yığın oku delirmelere." Neruda, zulmün oklarıyla delik deşik olan bir dünyada yayını insan için gerdi hep. Mısralarının ulaştığı her yerde ümit yangınları çıktı! ... Ne çok sorusu vardı şairin, ne güzel cevabı!
Sayfa 165Kitabı okudu
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.