Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Gerçekte ise din ve bilim iki farklı kavramdır. Din insanla Tanrı arasında olan bir inanç sistemidir. Dinin yaptığı en önemli șey otobiyografik belleği geliştikten sonra ölümün farkına daha çok varan ve öldükten sonra ne olacağını merak eden inançlı insana tatminkâr bir yanıt vermesidir. Ancak bu yanıtların șimdiye kadar bilimsel verilerle ortaya konmuş net bir kanıtı yoktur. Üç semavi dinin kutsal kitaplarında bunlara iman edenler için gerekli yanıtlar verilmiştir. Bunların bilimsel yöntemlerle teyit edilmesi, tartışılması veya ilavelerde bulunulması imkânsızdır. Yani samimi inanan bir kişi için kutsal kitaplarda yazılan mutlaktır. Buna karşıık bilim mutlak değildir. Bugünün gerçeği yarının hatası olabilir, Yüzyıllar boyunca entelektüel otoriteler gerçeğin kalıcı olmadığını ve bizzat bilimin konusu olan keșiflerin gerçekleri birbiri ardına deģersizleştirdiğini gözden kaçırmışlardır. Bilim sürekli olarak bilgiyi yeniler ve mutlak değildir. Bu nedenle din ile bilim aynı kulvarda yürüyemez. Ancak bu dini inançları güçlü bir bilimci olamayacağı veya bilimin inançsızlığı desteklediği ya da dinin bilime karşı olduğu anlamına gelmez. Ben ne ilahiyatçı ne de felsefeciyim, o nedenle bu konu üzerinde daha fazla tartışmaya girmek istemiyorum. Bununla beraber bilim ile inanç sistemi arasındaki gereksiz düello günümüzde halen devam etmektedir.
Sayfa 41 - Destek yayınlarıKitabı okudu
·
10 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.