Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Mehmet balkaya

Mehmet balkaya
@mb_balkayazbn
öğretmen
1993
37 okur puanı
Ağustos 2022 tarihinde katıldı
308 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Ruh Adam
Ruh AdamHüseyin Nihal Atsız
8.6/10 · 26,7bin okunma
Reklam
Bir gönülün âh u zâr ile dolmasının ne demek olduğunu gönlü rahat olanlar anlayamazdı.
Sayfa 24 - Ötüken 3.basımKitabı okudu
. .《insanlar mazide ve tarihin yaprakları arasında kaldılar. Bu gördüklerin birer karikatürden başka bir şey değildir.》
Sayfa 23 - Ötüken 3.basımKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
《Âcizleri, lâyık olmadıları mevkilere geçiren devlet batar!》
Sayfa 21 - Ötüken yayın 3.basınKitabı okudu
287 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Mağaradakiler
MağaradakilerCemil Meriç
8.7/10 · 2.960 okunma
Reklam
Kimi başında taçla doğar, kimi elinde kılıçla.. Ben kalemle doğmuşum. Insanlar kıyıcıydılar, kitaplara kaçtım. Kelimelerle munisleştirmek istedim düşman bir dünyayı. Şiirle başladım edebiyata, cıvıldıyan bir kuş kadar rahattım yazarken, kulaklarımda bir ses uğulduyordu, etrafımdakilerin duymadığı bir ses. Ve defterler kendiliğinden doluyordu.
Sayfa 283 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Sokakta insanlar boğazlanırken düşüncenin asaletine sığınarak elini kolunu bağlamak, düşünceye ihanettir.
Sayfa 252 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Hıristiyanlaşmadık ama içimizde bir ortaçağ keşişi yaşıyor. Elbirliğiyle sarıldığımız tek müessese: Afaroz. Sevginin, anlayışın dayanaşmanın kaybolduğu karanlık devirlerde tenkit susar, hiciv konuşur. Sağ uykuda, sol şuursuz. Her iki cephenin tek ortak vasfı; Kadirşinaslık. İnsanla insanı birbirinden ayıran duvarları hicvin dinamiti yıkar ancak. Silahların konuştuğu yerde şarkı söylenmez.
Sayfa 249 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Şair doğru söylüyor: "Ün kazanmak isteyen her yazar, Okuyucuya haraç vermek zorundadır; bu haraç: Tenkit"...
Sayfa 240 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Hafızasını kaybeden nesiller yeni bir dil öğrenmek zorundadırlar. Anlamak, fikrî bir ihtiyaç olmaktan çıkar söylememek için konuşulur. Kitaplar, sesli bir sükutun abidesidirler. Doğudan kopmuştuk. Batıyı tanımıyorduk. Medeniyet bir hamlede fethedilemez. Tercümeler, yabancı bir dünyanın döküntülerini aktarmıştı yurdumuza.
Sayfa 238 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kafiyenin tahtına seci' kurulmuştur. Terkiplerin çelik korkesi içinde bocalar düşünce. Edebiyat yine oyundur. Daha tatsız, daha yavan bir oyun. Yazarın başlıca kaygusu bin kere söylenmiş hakikat veya yalanlanı yeniden kalıba dökmek. Yazar, bir düşünce fatihinden çok, bir kuyumcudur yine. Tanzimat, Avrupa'dan mefhum, kelime, bir parça da teknik aktarır. Mefhumlar karanlık, kelimeler kaypak, teknik yetersiz. Doğunun kokusunu kaybetmiş yapma çiçeklerine zaman zaman damlatılan egzotik bir partüm; Avrupa. Karşımızda yabancı bir dünya vardı; medeniyetiyle, ruhuyla yabancı ve düşman. Bu yamyamlar ülkesinde beşerîyi aryorduk. Beşerînin altında milli ve dinî yatıyordu Beşerî, hasis çıkarları, sinsi emelleri gizleyen bir paravanaydı sadece. Tanzimat nesri, şaşı bir nesir. Bir gözü Doğuda, bir gözü Batıda. Abâni sarık, samur hırka ve pantolon
Sayfa 235 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Dil, nazım sayesinde kıvamını bulur. Ama nazım, düşüncenin emeklemesidir. Şuur, nazımda kanat çırpar, vecdin, rüyanın sisli dünyasında serazat ve serseri bir cevelan. Düşünce, nesirde rahatlar. Nazmın esrarlı kayıtlarından sıyrılmadıkça kendisi olamaz. Nazım, düşüncenin fecir pırıltısı. Coşku, sokağın diliyle anlatılamaz. Nazım telkindir, çağrıdır, büyüdür. Toplumlar da, kişiler gibi, çocukluklarında şairdirler. Nesir ihtiyar medeniyetlerin meyvesi. Müşahedenin, kıyas ve istidlâlin, bir kelimeyle, ilmin ve tekniğin dili. Çaplak, kuru, berrak, Zekânın son fethi Insanlık, uzun arayışlardan sonra nesri keşfetti. Kelimeler, cüruflarıdan sıyrılıp bir elmas pırıltısı kazandılar. Ve nesir, şuurun ifadesi oldu, Sadık ve kesin bir ifade,
Sayfa 234 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
270 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.