Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Fevkalade ibret verici ve tefekküre sevk edicidir:
“Senin levhanda gördüğün ikinci parçanın sahih sureti şudur ki; ben başımın üstünde onu bir levha-i hikmet olarak ta'lik etmişim. Her sabah ve akşam ona bakarım, dersimi alırım: - Dost istersen Allah yeter.Evet, o dost ise, her şey dosttur. - Yâran istersen Kur'an yeter. Evet, ondaki enbiya ve melaike ile hayalen görüşür ve vukuatlarını seyredip ünsiyet eder. - Mal istersen kanaat yeter. Evet, kanaat eden, iktisat eder; iktisat eden, bereket bulur. - Düşman istersen nefis yeter. Evet, kendini beğenen, belayı bulur zahmete düşer; kendini beğenmeyen, safayı bulur, rahmete gider. - Nasihat istersen ölüm yeter. Evet, ölümü düşünen, hubb-u dünyadan kurtulur ve ahiretine ciddî çalışır.”
Mektubat
Mektubat
Bediüzzaman Said Nursî
Bediüzzaman Said Nursî
··
2 artı 1'leme
·
1.052 görüntüleme
KâriHanım okurunun profil resmi
Bir zaman sonra, o levhaya bakanlar levhanın içindekilere bakmaz, belki, çerçevesine nazar eder: “Maşallah! Bu levha ne güzel çerçevelenmiş! Kime yaptırdınız? Ben de böyle bir çerçeve yaptırmak isterim.” Yahut "Şu salonu kim tertip etmişse, mükemmel dizayn etmiş. Yahu! Şu levhaya bak! Ne kadar hâkim bir yere asılmış! Bu tabloyu şu yere kim yerleştirmişse, bin maşallah, hakkını vermiş. Maharetini sergilemiş!" cümleleri ağızlardan dökülür.Levhanın içindeki mesaj, zihinlerden silinip gider. İşte ülfet bu!
KâriHanım okurunun profil resmi
Her sabah ve akşam aynı levhaya bakıp dersini almak; bizi, levhanın derununda gizli olan mana tabakalarına götürebilmelidir. Bir seyahat-ı kalbiye, bir hareket-i fikriye ile, derinlik boyutu içerisinde, bir seyr-ü seyahate çıkartabilmelidir. İnsan iç dünyasında böyle bir açılım yaşayamazsa, her gün aynı olan ve hiç değişmeyen o levha bir müddet sonra ülfetle küllenir, örtülür.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.