Yerleri göğün en üstü olan ve "sübbuh, kuddus" diye anılan "Hamele-l Arş", senin ışığından göğe gölge yaptı. Göğün en üstünden de uçtun, yetmiş perdeyi yırtıp geçtin. Artık orada eşya ağırlığından (kendi varlığından) kurtuldun. Hem tacını hem tahtını bıraktın. Artık senin için yön söz konusu değildi. Alt ve üst kavramlanından da kurtulmuştun. İki âlemin dışında ve "Kab-ı Kavseyn"in özge çadırına yerleştin. Hazreti Zülcelal'i gördün, Hakk'in sözünün gizini duydun. Bu görmek ve duymak öyle bir şeydir ki; onun gizine kuruntu ve anlayış erişemez. Muradını Allah'tan diledin ve Allah onu sana bağışladı. Allah'ın yanına, isteklerine erişerek döndün.