Geçen onlarca yılda insanlar, prensiplerin tabiatı , işlevi veya pratik uygulaması hakkında en ufak bir bilgi sahibi olmadan, vahşi insanların sahip olduğu epistemolojik çaresizlikle üniversitelerden mezun olmaktadır. Bu insanlar, karmaşık bir sanayi medeniyeti nin günlük yaşamındaki (kendilerine göre) anlaşılmaz somutlar yığını arasında körü körüne, el yordamıyla bir yön aramaktadırlar. Nasıl olup da kendilerini mahvettiklerini bilmeden el yordamıyla ilerlemekte, mücadele etmekte, başarısız olmakta, pes etmekte ve mahvolmaktadırlar.