Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Evet kadın yüzünden aklını kaçıran ve onlar uğruna köleleşen çok erkek vardır. Ölen, kötü yollara sapan, günaha girenler de çoktur.. Ey erkekler, onların bu yaptıklarını gördükten sonra sizlerden daha güçlü olduklarını kabul etmekten başka elden ne gelir? Tanrı’nın işine akıl erdiremediğinden, yani Tanrı’nın kuşları için iyi bir niyetin gene aynı Tanrı’nın çiftçisi için kötü bir niyet olmasına da ağlamıyordu; köye geleli daha bir yıl olmadan kendisini rezil etmiş olmasına içerliyor, hayatı boyunca teyzesine yük olmaktan korkuyordu. Büyüdükçe insan kendisini zamanın merkezinde buluyordu, küçükken olduğu gibi çevresinde bir noktada değil. Bunu düşündükçe de insanın tüyleri ürperiyordu. İnsan, çevresi göz kamaştırıcı bir ışıkla, cafcaflı gürültülü bir şeylerle kaplıymış gibiydi; bütün bu seslerle ışıklar senin hayatın denen küçücük hücreye çarpıp onu sarsıyor eğip büküyordu.. Ok gibi bir şey atarak ilk hücumu yapan bir kız, el değmemiş bir kız olamazdı.. Acı acı düşündü: İnsanlar arası ilişkilerde bir çeşit bozukluk var ki kişiyi yıllar boyunca kafa yorduğu emek verdiği yüce isteklerini unutmaya onu öteki hayvanlardan üstün kılacak kendi soyuna katkıda bulunmasına sağlayacak fırsatları boşa harcamaya zorluyordu. Hem de buna, bir boş bulunma anında eskiden bilinmeyen geçici kötü bile sayılmayacak en fazlasından zayıflık denecek bir içgüdü yol açıyordu. Acaba ne yapmıştı da ömrü boyunca eli kolu bağlı kalacak bir tuzağa düşmüştü? Belki karısı da aynı durumda kalacaktı. Kim bilir, belki de onu evlenmeye zorlayan tek nedenin aslında var olmayışı çok iyi bir tesadüftü. Yalnız evlilik gene de devam ediyordu.. Kanımızda öyle bir şey var ki sevrek isteyerek yaptığımız bir şey kanun çerçevesinde gerçekleşti mi biz artık o işi yapamaz oluyoruz. Soru sormazsanız yalan dinlemek zorunda kalmazsınız. Doğa yasaları hakarete uğradıklarını artık hiç sayıldıklarını sezinleyince daha şiddetli öç alırlardı.. Daha sonraki bir çağda yaşayacak insanlar bizim ne yazık ki yaşamak zorunda olduğumuz bu zamanın vahşi adetlerine boş inançlarına baktıkları zaman kim bilir ne diyecekler? ..düşünürken doğru olan şeyler gerçekleşince yanlış oluyordu.. Ama bazen bir kadının sevilmeyi sevmesi onun vicdanına baskın çıkar bir adama karşı kötü davranmak düşüncesi onu üzse de o adamı sevmediği halde onu kendisini sevmeye teşvik eder. Sonra onun acı çektiğini görünce pişman olmaya başlar, işleri yoluna koymak için de elinden geleni yapmaya çalışır.. Biz korkunç derecede hassasız işte bizim asıl derdimiz bu. Bir su damlacığı ya da bir parça ekmek kırıntısı üzerinde bile yaşayabilen boş umut onu akşama kadar husursuz kıldı..
·
23 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.