Kayıp Tanrılar Ülkesi Kitap İncelemesi:
Bu kitap ilk defa türk bir yazardan okuduğum mitolojik polisiye kitabıydı. Açıkçası Ahmet Ümit'in ne kadar iyi bir yazar olduğunu çevremden, arkadaşlarımdan duysam da bir türlü alıp okuyamamıştım kitaplarını. Sonunda Ahmet Ümit'in en yeni kitaplarından biri olan Kayıp Tanrılar Ülkesi'ni satın aldım. Genel olarak Yunan mitolojisine çok ilgi duyduğum için hem de yunan mitolojisini kaba taslak da olsa bildiğim için bu kitaptan umutluydum. Gerçi Yunan mitolojisini bilmeseniz bile kitap size bir yandan mitolojiyi de öğretiyor diyelim.
Öncelikle her zamanki klasiğim olarak incelememi iki bölümde, spoilerlı ve spoilersız olarak, yazacağım.
SPOİLERSIZ BÖLÜM:
Size öncelikle kitabın yazım şekli ve dili hakkında biraz bilgi vereyim.
Kitap iki ayrı hikaye anlatıyor gibi. Örneğin 10. bölüme başlıyorsunuz, önce size Yunan mitolojisini anlatıyor. Mitoloji diyorum ama bu geniş bir konu hepimiz biliyoruz tabi ki. Mitolojiden sadece Uranus'ten Zeus'a kadar olan tahta geçme serüvenlerini ve Zeus dönemi için de Gaia ile olan savaşını kısaca anlatıyor. Bu mitoloji bölümleri kitapta toplasanız 50 sayfa ya var ya yok. Sadece kitaptaki cinayet mitolojik unsurlar barındırdığı için yazarımız bize mitolojiyi de bir yandan anlatmak istemiş. Yani bir bilgi kitabı makale tarzı bir şey okumuyorsunuz o bölümlerde, sıkılacağınızı sanmıyorum.
Kitabımız gayet sade bir şekilde yazılmış bence. Kafa karıştırıcı süslü cümleler falan yok. Anlaşılabilir yazılmış. Aşırı betimleme de içermiyor ki ben aşırı betimlemelerde çok sıkılırım o yüzden bu benim için mükemmel bir şeydi.
Kitabımızın konusundan bahsetmek gerekirse...
Kitabımız bir polisiye kitabı ve Almanya'da geçiyor. Almanya'da geçtiği için de Almanya'nın sosyal, toplumsal, siyasal bir çok sorununa da değiniyor tabi ki.
Baş karakterimiz olan Yıldız Karasu Türk asıllı ailesi yüzünden Almanya'da yaşayan bir başkomiser. Yardımcısı ise Tobias Becker.
Cemal Ölmez adındaki şahsın evinde ölü bulunmasıyla olaylarımız başlıyor. Türk asıllı olan Cemal Ölmez, evinde bir mtiolojik tablonun önünde kalbi çıkarılmış bir vaziyette ölü bulunuyor. Yıldız ve yardımcısı ise mitolojik unsurlar da barındıran cinayeti çözmeye çalışıyorlar.
Daha fazlasını söyleyemeyeceğim çünkü ne söylesem kitap hakkında spoiler olur tadı kaçar.
Kitap hakkındaki yorumum:
Kitabı gerçekten beğendim olay akışı olsun, yazım dili olsun...
Bence kitapta en sorun olabilecek olan şey aşırı siyasi unsurların olması. Hepimizin bildiği gibi Almanya'nın geçmişindeki Hitler yanlısı insanlar hâlâ mevcut. Kitap Naziler hakkında bayağı bilgi içeriyor ve Nazilerden çok bahsediliyor. Nazilerin Alman ırkını savunması olsun, bazı Türklere düşman olması olsun... Hepsinden gerçekten çokça bahsedilmiş. Tabi ki kitapta Almanya'da yaşayan bir Türk asıllı başkomiser var ve kurban da Türk asıllı. Almanların Türklerle olan ilişkisinin kötü ve iyi yönlerinden bahsedilmek zorunda bir nevi. Ama bazılarımızı aşırı siyaset belki sıkabilir.
Açıkçası kitabı okurken neredeyse herkesten şüphelendim yani katili anlayamadım. Anlayan varsa tebrik ediyorum bu arada. Yani bence kolay kolay anlaşılmıyor ve kitap her geçen sayfada merak uyandırıyor. Bu yüzden sıkılmadan okuyacağınızı düşünüyorum.
SPOİLERLI KISIM:
Kitabı okumadıysanız bu kısmı okumanızı tavsiye etmem çünkü direkt katilin adını vereceğim.
Dürüst olmak gerekirse katilin Peter olabileceğini hiç düşünmemiştim. Şu an adını hatırlamıyorum ama katilin Cemal'in kuzeni olduğunu düşünmüştüm. Açıkçası Nazilerden şüphelenmedim yani kitabın sonunda Yıldız'ın da düşündüğü gibi Nazi'lerin bu kadar mitolojik unsurlarla alakası yoktu.
Yıldız'a gerçekten hayran oldum. Kendini Almanya'da başkomiser yapmış bir Türk. Azmine, hırsına, hiçbir şeyden taviz vermemesine ama babasına ve oğlu Deniz'e karşı yumuşacık biri olmasına hayran oldum. Gerçekten çok güzel kurgulanmış bir karakterdi Yıldız.
Peter'a hem üzüldüm hem de her şeyi bu denli planlayabilmesine hayran oldum. Adam resmen kafasına ne koyduysa yaptı kimse de durduramadı onu. Tabii yine psikolojik rahatsızlıkları vardı falan ama yine de mükemmel bir cinayet planlamış bence. Gerçek babasını bulması, uzaktan o aileyi izlemesi... Cemal'in babası/Peter'ın babasına da gerçekten çok sinirlendim. Yani tamam korktun Doğu Berlin'e gitmekten falan ama bu kadar kolay bırakılır mı iki evlat? Bir de aynı anda iki kadınla beraber olması... Üstüne üstlük sonra bir de bunları polislerden saklıyor. Belki saklamasaydı kendisi şu an hayatta olacaktı. Onun için de zor bir olaydır eminim ama yine de doğru bulmuyorum yaptıklarını.
Cemal'e de yazık. Adamı eşcinsel diye evlatlıktan reddetmişler resmen. N'olur bir kadın yerine erkekten hoşlanıyorsa? Bazen bazı şeyleri anlayışlı karşılamak lazım. Tabi ki onların alışageldiği bir durum değil ama küçük oğullarını bu yüzden evlatlıktan reddetmeleri... Acı bir şey gerçekten.
Kitaptaki mitolojik detaylara hayran kaldım gerçekten. Mitoloji seven biri olarak gerçekten bayıldım kitaba.
İncelememi buraya kadar okuyan herkese çok teşekkür ederim. Umarım faydalı olmuştur sizin için. İncelememi beğenip tekrar paylaşırsanız çok mutlu olurum. Kitabı okuduysanız sizin de görüşlerinizi öğrenmek isterim. Yorumlarda konuşabiliriz.
Kendinize iyi bakın. Bir sonraki incelemelerde görüşürüz. Hoşça kalın. <3
Kayıp Tanrılar Ülkesi
Ahmet Ümit
··
562 görüntüleme
Spoilerlı kısma gözüm kaydı 😭
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.