Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Başladığından beri takip ediyorum. Birtakım mani sebeplerden ötürü yazamadım. Açıkçası konu ve hukuk açık. Birçok şey zaten defalarca yazılmış. Ben sıkça görmediğim birkaç boşluğu doldurmak istiyorum. Uzun uzadıya bilgi için kitap okumak gerekir FİLİSTİN ve ULUSLARARASI HUKUK 3314 sayılı BM genel kurul kararında (ki bugün bağlayıcı teamül hukuku halini almıştır) "bir ülke toprağının işgali" ve "kara, hava, deniz ablukası" silahlı saldırı kabul edilmektedir. Bunlar devam ettikçe saldırıya karşı "meşru müdafaa hakkı" da devam eder. Mesela Karabağ gibi. Kalıcı barış sağlanmadıkça silahlı çatışmaların bir durup bir başlaması durumu değiştirmez. Ortada bir "saldırgan" bir de "meşru müdafaa yapan" taraf vardır. Bu her çatışmada değişmez. Ör. Azerbaycan'ın 27 yıl sonra toprağını geri alması meşru müdafaa sayılır. İşgal sürdüğü için. Yani devam eden işgal veya abluka devam eden silahlı saldırı kabul edilir. Buna mukabil meşru müdafaa hakkı da devam eder. Bu nedenle Filistinin saldırgana karşı işgali/ablukayı sonlandırmak ve topraklarını geri almak için yaptıkları operasyon meşru müdafaa kapsamındadır. Bu hukuk jus ad bellum denen savaşın meşruiyetini tayin eden kurallara göre böyledir. Meşru müdafaaya karşı meşru müdafaa olmaz. Bu sonsuza kadar gitmez. Eğer meşru müdafaa yapan saldırgandan hakkını alır ama fazlasını haksız yere alırsa bu defa meşru müdafaanın sınırlarını aşar. İkinci mesele sivillere karşı işlenen suçlar meselesi. Uluslararası hukuka göre savaşan ve savaşmayan statüsü söz konusu. Dolayısıyla kimin sivil olup olmadığı silahlı kuvvetler mensubiyeti ile veya hiyerarşi içerisinde eline silah alıp çatışması hali ile ölçülür. Diğerleri sivil Bunun ayrımını yapacak olan da her ikisi de 1949 Cenevre Sözleşmelerine taraf olan Filistin ve İsraildir. Ve tabi ki silahlı kuvvetleri. Yapamayanlar için Uluslararası Ceza Hukuku diye bir şey var. Burası da jus in bello denen savaş içi hukuk ile ilgili. Buraya herkes uyacak. Üçüncü mesele Gazze. Sanki Filistin ayrı yer Gazze ayrı yer gibi bir dil kullanıyor bazıları. Halbuki İsrail'in de taraf olduğu Oslo mutabakatı dahi ikisini Filistin toprakları olarak saymaktadır. Dolayısıyla Gazze adına yapılan toprak savunması ile Batı Şeria arasında fark yok. Gazzenin yönetimi ile Batı Şeria'nın yönetiminin bugün farklı olması iç self determinasyon ile ilgilidir diğer devletleri ilgilendirmez. Bu durum dış self determinasyon hakkını engellemez. Filistin'in self determinasyon hakkına sahip olduğu hususunda ittifak vardır. İsrail dahil. Dördüncü mesele toprak satışı meselesi. Yüzde 5'i geçmeyen ve üzerinde yüzlerce tez yazılmış konu. Ilan Pappe, Avi Shlaim veya William Cleveland'ın araştırmalarına değil de ağzından her dökülenin vahiy gibi algılandığı sosyal medya meşhurlarına inanıyorsanız zaten siz olmuşsunuz. Beşinci mesele kolonyalizm. İsrail karma bir özellik gösteriyor. Yani her şeyden biraz bulunabilir ama tam da o değil şeklinde. Zira işgal durumu zaten benzer bir şey. Yerleşimler meselesi, ayrımcılık meselesi, Manda döneminden beri bir ton mevzu. BM kararlarına göre işgalci. Ama tabi biz hukuk açısından konuşuyoruz. Yoksa Filistin tam bir uluslararası hukuk laboratuvarı. Herkesin her şeyi kırk farklı açıdan değerlendirebildiği bir yer. O yüzden yıllar yılı okursunuz sırf buranın bile uzmanı olamazsınız hemen. Tüm ortadoğunun uzmanı olmak daha kolay! Altıncı mesele savaş suçları. Bunlar bireylerin cezalandırılması (devlet başkanından komutanlara kadar tüm bireyler dahil) ile ilgili. Uluslararası Ceza Mahkemesi önünde Filistin'in bir davası var. Doğu Kudüs, Gazze ve Batı Şeria'yı kapsayacak şekilde UCM suçları inceleniyor. Açıkçası UCM'nin ne yapacağına dair kafası çok karışık olsa gerek. Zira bu kadar batılı devletin "vur kır parçala bu maçı kazan" demesi onlar açısından işleri karıştırmış olmalı. Ama İsrail'e karşı zaten yeterli uluslararası hukuk metni var. Bir tane daha umurlarında olmaz. ... Devami:twitter.com/LawyerKaraoglu/...
··
1 artı 1'leme
·
367 görüntüleme
Enes okurunun profil resmi
bu Siyonist Yahudiler öyle alçak ki cuma günü Kudüs'te cemaate kanalizasyon suyu sıkmışlar
Enes okurunun profil resmi
bunlar her gittiği yerden kovulmuş baş belası bir kavim
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.